Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının ev sahipliğindeki toplantıda, işveren tarafını Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK), işçi tarafını ise en fazla üyeye sahip konfederasyon olduğu için TÜRK-İŞ temsil ediyor.
İşveren heyetinin başkanlığını TİSK Genel Sekreteri Akansel Koç, işçi heyetinin başkanlığını ise TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar yapıyor.
Ağar'ın başkanlığındaki işçi heyetinde bu yıl aşçı Selma Sayın, kuaför Nihan Koçak, Karayolları'nda taşeron işçi Durmuş Öztürk ve basın mensubu Sezer Özseven yer alıyor.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Asgari Ücret Tespit Komisyonu Toplantısı'nda konuştu.
Bakan Vedat Işıkhan, yeni asgari ücretin belirleneceği ilk toplantı öncesinde konuştu. Işıkhan, "Enflasyon oranı, vatandaşlarımızın satın almak gücü, işgücü piyasaların ihtiyaçları, ekonomik büyüme gibi koşulları analiz ederek hem işçi hem de işveren taraflarının memnuniyetlerini gözeten adil bir asgari ücret belirlenmesini ümit ediyoruz" dedi.
Bakan Işıkhan'ın açıklamalarından satır başları:
"İşçi, işveren ve kamu temsilcilerinden oluşan Asgari Ücret Tespit Komisyonu olarak asgari ücreti belirlemek üzere bugün itibarıyla çalışmalarımızı başlatıyoruz. Komisyon görüşmeleri neticesinde tespit edilecek asgari ücretin ülkemiz için hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum.
Asgari ücret genel bir ücret seviyesini değil çalışanlara ödenebilecek minimum ücreti ifade etmektedir. Belirlenmesi sürecinde 3 taraflı sosyal diyalog mekanizması ile hareket ediyoruz. Hükümet temsilcileri olarak adalet terazisini dengede tutuyoruz. Asgari ücretin belirlenmesi sürecinde ekonomik göstergeleri titizlikle değerlendiriyoruz. Enflasyon oranı vatandaşlarımızın satın alma gücü, iş gücü piyasalarını ihtiyaçları, ekonomik büyüme gibi ekonomik ve sosyal koşulları detaylı bir şekilde analiz ederek hem işveren hem işçi tarafının memnuniyetini gözeterek adil bir asgari ücret belirlenmesini ümit ediyoruz.
Asgari ücrete yapılan artışlar sadece enflasyona karşı koruma kalkanı olarak kalmamış vatandaşlarımızın satın alma gücünü artırarak büyüyen ekonimizin meyvelerini daha adil bir şekilde paylaşmamıza vesile olmuştur. Sürekli artan refahımız aziz milletimize daha fazla istihdam ve yükselen ekonomi vizyonu olarak geri dönmektedir. Güncel istihdam verilerimiz emin adımlarla ilerlediğimiz istikrarlı seyrin en önemli göstergelerinden birisidir.
OVP ile uyumlu şekilde çalışma hayatını güçlendirmeye yönelik attığımız adımlarla ekim ayında istihdam sayımız 32 milyon 970 bin kişiye ulaşmıştır. İstidam oranımız 0.2 puan artışla yüzce 49.9’a ulaşarak tarihimizin en yüksek seviyesini görmüştür.
İşçilerimiz Türkiye’nin yükselen gücünün lokomotifi olurken işverenlerimiz bu gücün yolunu açan aktörlerdir. Birlikte yan yana yürüyerek üretim çarklarını döndürerek ekonomimizin dinamiklerini güçlü tutarak bu günlere geldik. İşte bu nedenle bu toplantılar sadece bir ücret belirleme meselesi değil emeğin ve sermayenin birlikte güçlendiği bir dengeyi kurma çabasıdır. Bizim vizyonumuzda alım gücü kutsaldır. İşçinin emeği ile işverenin yatırım gücünü aynı potada birleştiren bir düzen kalkınma sürecinin en güçlü hareket noktası olacaktır.
Bizler alın teri ile sermayeyi karşı kaşıya getiren çatışmacı anlayışı reddediyor emeğin değer gördüğü, alın teri ile sermayenin birbirini tamamladığı bir sistemi inşa etmeyi hedefliyoruz. Türkiye’nin büyük kalkınma hamlesini ancak ve ancak işçi ve işverenin el ele verdiği aynı hedef noktasında yürüdüğü bir düzenle gerçekleştirebiliriz. Türkiye yüzyılı vizyonu sosyal adaletin, birlikte büyüme iradesinin güçlü bir şekilde ortaya konduğu bir idealdir. Bizler de bu vizyonla kuru stratejilerle değil alın teri ve dayanışmayı merkeze alan bir anlayışla hareket ediyoruz.
İşverenlerin en önemli sorumluluğu emeğin karşılığını adil bir şekilde vermektir. Bir çalışan kattığı değer ölçüsünde karşılık almalıdır. Adil ücret ile çalışanların motivasyonu artarken yükselen verimlilik sayesinde işletmenin, sektörün ve ülkemizin kazancı artar.
Hükümet olarak ülkemizin istihdam politikasını sadece sayısal başarılarla değil niteliksel kazanımlarla da güçlendirme iradesini ortaya koyuyoruz. Bu duygu ve düşüncelerle asgari ücret tespit komisyonunun toplantıları sonrasında belirlenecek olan 205 yılı asgari ücreti ülkemize hayırlar getirmesini temenni ediyor, tüm komisyon üyelerimize tekrar teşekkür ediyorum"
TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar ise, Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun ilk toplantısının ardından açıklamalarda bulundu.
Ağar, ilk toplantıda herhangi bir rakamın konuşulmadığını söyledi. Ağar, "Asgari ücretin kırmızı çizgisi olmaz. Rakam söylediğimiz zaman geri adım olmaz. Rakam söylemek bizim elimizi zayıflatır. Enflasyonun yükselmesine asgari ücretli sebep değil. Asgari ücretle çalışan işçiler maaşlarını aldıklarında ellerinde para kalıyor mu? 15 gün içinde iç piyasayı döndürüyorlar. Hiçbir zaman işçiye veya memura ücret ödemeyle enflasyon yükselmez. Bizim temennimiz oy birliğiyle asgari ücret belirlensin" dedi.
Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun ikinci toplantısı 16 Aralık'ta gerçekleştirilecek