BÜYÜK ANA – DİŞİLİN İMGE VE SİMGELERİ

Erich Neumann

Çeviren: Zehra Aksu Yılmazer

İnceleme-Araştırma Dizisi

Jung psikolojisinin temel kavramlarından olan “arketip” her bireyin bilinçdışında var olan evrensel, kolektif imge ve örüntülerdir. Jung’un en ünlü öğrencilerinden Erich Neumann bu kitabında “Büyük Ana” arketipinin yapısını çok sayıda görsel temsilden yola çıkarak tarif ederken dinler tarihi, arkeoloji, etnoloji gibi alanlardan zengin bir malzemeyi de yorumluyor.

Büyük Ana arketipi zaman ve mekânda var olan somut bir imge değil, insan ruhsallığında faaliyet gösteren, hem bireyde ve grupta hem de kadında ve erkekte yaşayan içsel bir imgedir. Bu sebeple de Neumann’ın bu eserini bir arkeoloji, sanat tarihi veya mitoloji kitabı olarak düşünmemek gerekiyor. Yazar bu eserinde, ruhsallıkta temel bir yeri olan “dişil” arketipinin insanlığın eserlerinde ve mitlerdeki simgesel dışavurumunu anlaşılır kılmaya çalışırken modern insan için geçerli olan bilinçdışı sembolizminin de bir tahlilini yapıyor.

GÜRGEN KRAL 

Johann Wolfgang von Goethe

Çeviren: Ataol Behramoğlu – Mahmure Kahraman

Hasan Âli Yücel Klasikleri

Alman edebiyatının en önemli yazarlarından Goethe (1749-1832), hukuk eğitimi almış, doğa bilimleriyle uğraşmış, araştırmalar yapmıştır. İlk romanı Genç Werther’in Acıları, dünya görüşünü ve sanat anlayışını aktardığı Şiir ve Hakikat, yayınlandığı dönemde de ses getiren Roma Ağıtları ve Faust gibi eserleri ile edebi ünü yüzyıllara yayılmıştır.

Ataol Behramoğlu ile Mahmure Kahraman’ın ortak çalışmasının ürünü olan ve Almanca-Türkçe basılan Gürgen Kral - Bestecilere İlham Veren Şiirlerinden Seçmeler, Goethe’nin seçme lied’lerinin yanı sıra “Gürgen Kral”, “Balıkçı”, “Thule Kralı” gibi dünyaca tanınan baladları da içeriyor. Şiirinin müzikalitesi ve ritmi bestecilerin dikkatini çeken ve 800 kadar besteye ilham veren sanatçının bu kitabındaki şiirlerinin bestelerini önsözdeki karekodu okutarak dinleyebilirsiniz.

BİLİM VE DİN

Thomas Dixon – Adam R. Shapiro 

Çeviren: Gamze Doğan 

Kılavuz Dizisi

Bilim ile din arasındaki çatışma gündemden düşmüyor. Evrimden aşı karşıtlığına, müfredat tartışmalarından bilim inkârcılığına dek birçok güncel konu ve sorun, dinin emirleri ile bilimin yöntem ve ilkeleri arasında kurulan zıtlığa sıkıştırılabiliyor. Kılavuz dizisinden çıkan bu kitaptaysa Thomas Dixon ve Adam R. Shapiro konuyu can alıcı bir soru sorarak ele alıyor: Bilim-din gerilimini belirleyen asıl mesele nedir?

Bu ezeli ve çetrefil ikiliğe dair peşin hükümleri felsefi açıdan sorgulayan yazarlar, tıpkı Galileo’nun meşhur davasında olduğu gibi, bilim-din ihtilafının birtakım iktidar ve hâkimiyet mücadelelerini nasıl örtbas edebildiğini –Avrupa merkezli perspektifin dışına çıkıp sömürgecilik tarihiyle de hesaplaşmaya çalışarak– gözler önüne seriyor.

İŞSİZLER OKULU 

Joachim Zelter

Çeviren: Regaip Minareci

Çağdaş Dünya Edebiyatı Dizisi

Yakın bir gelecekte Almanya. Bir grup yolcu kendilerini bekleyen otobüse binerek işsizlere yönelik bir tür yatılı okul olan Sphericon’a doğru yola çıkar. Otobüs, Federal İstihdam Dairesi’nin logosunu taşımakta, logonun altındaki “Almanya Hamlede!” sloganı dikkat çekmektedir. Kampa varıldığında gruplara ayrılır ve koğuşlara dağılırlar. Alacakları eğitimin hedefi özgeçmiş yazımından, iş ilanı taramasına kadar iş başvurusu konusunda uzmanlaşmaları olsa da başlarına geleceklerden habersiz kursiyerleri, yenilikçi fakat bir o kadar da şaşırtıcı eğitim yöntemleri beklemektedir. 

Yalanın Erdemi ile okurların beğenisini kazanan Zelter, bu kitabında, giderek büyüyen işsizlik sorununa bulunabilecek ürpertici çözümleri konu edinen olası bir “cesur yeni çalışma dünyası” hayal ediyor. Yazarın Türkiye İş Bankası Yayınları’ndan çıkan her iki kitabı da Regaip Minareci tarafından Almancadan dilimize kazandırıldı.

HARP DÖNÜŞÜ

Burhan Cahit Morkaya

Türk Edebiyatı Klasikleri Dizisi

Romanlarında çoğunlukla Birinci Dünya Savaşı ve sonrasında Türkiye’de oluşan yeni toplumsal hayatı, kadın-erkek ilişkilerini ve Batılılaşmayı işleyen Burhan Cahit Morkaya’nın Kızıl Serap ve Ayten adlı eserlerinin ardından Harp Dönüşü romanı da Türk Edebiyatı Klasikleri Dizisi’ndeki yerini aldı. Morkaya bu eserinde, Birinci Dünya Savaşı’yla aynı anda başlayan bir aşk hikâyesini anlatırken, savaşın bireylerde, ailelerde ve toplumun tüm katmanlarında yarattığı ahlaki ve sosyal yıkımı gerçekçi bir şekilde aktarıyor. 

Bir subayın anı defterinden yararlanarak kurguladığını belirttiği romanında Morkaya okuyucuları Boğaziçi’nin köylerinden Çanakkale ve Filistin cephelerine, Mısır’daki esir kamplarından Nil kıyılarına, Avrupa kentlerinden yeni bir kurtuluş mücadelesinin örgütlendiği Anadolu’ya taşıyor.    

HERHANGİ BİR JUDE

Thomas Hardy

Çeviren: Lâle Akalın

Modern Klasikler Dizisi

Thomas Hardy, 1895 tarihli bu romanında üniversiteye gidip âlim ve din adamı olma hayalleri kuran Jude Fawley’nin hikâyesini anlatırken, Victoria dönemindeki toplumsal sorunları; özellikle de evlilik, kilise ve eğitim kurumlarını ele alıyor. Ait olduğu sınıf ve yoksulluğu Jude’un ideallerinin önündeki başlıca engeldir. Bunlara bir de yanlış evlilik tercihinin eklenmesinin ardından özgür ruhlu kuzeni Sue’ya âşık olur. 

Hardy, 19. yüzyılda ortaya atılan bir feminist ideale, radikal değişim isteyen bağımsız kadınlara atıfta bulunan Yeni Kadın terimini Sue karakterinde ete kemiğe büründürmüştür. Victoria döneminin ikiyüzlü ahlak anlayışını korkusuzca gözler önüne seren ve kutsal evlilik bağını sorgulayan kitap, ilk basıldığı dönemde tartışma yaratmış ve sert eleştirilerin hedefi olmuştur.