Ev temizliği ve hijyen sağlama amacıyla yaygın şekilde kullanılan temizlik kimyasalları, özellikle yanlış ve bilinçsizce kullanıldığında insan sağlığı üzerinde ciddi olumsuz etkilere yol açabildiğine dikkat çeken KMO Şube Başkanı Hüseyin Baş, kimyasallara maruz kalmanın cilt, solunum ve göz sağlığı üzerinde kalıcı hasarlara neden olabileceğini vurguladı. Ciltte tahriş, egzama, solunum yolu rahatsızlıkları ve gözle temasında görme kaybına kadar gidebilecek sorunlara yol açabileceğini belirten Baş, temizlik malzemelerinin etiket talimatlarına uyulması gerektiğini ve doğal temizlik ürünlerinin göz önünde bulundurulmasının çevre açısından önemli olduğunu kaydetti.
Baş, "Temizlik kimyasalları ciltle temas ettiğinde tahriş, kızarıklık, kaşıntı, kuruluk, döküntü ve egzama gibi sorunlara yol açabilir. Buhar veya aerosol şeklinde solunduğunda, astım gibi solunum yolu hastalıkları olanlar için risk oluşturur; nefes darlığı, öksürük ve göğüs sıkışmasına neden olabilir. Gözle temasında ise ciddi tahriş, yanma, kızarıklık ve görme bozuklukları ortaya çıkabilir. Solventler ve uçucu organik bileşenler sinir sistemi üzerinde olumsuz etki yaparak baş ağrısı, baş dönmesi ve yorgunluk gibi semptomlara neden olabilir. Ayrıca, uzun süreli maruziyet üreme sağlığını etkileyebilir ve hormonal dengesizliklere yol açabilir" dedi.
Temizlik ürünlerinin yeterince dikkat edilmemesi durumunda sağlık üzerinde olumsuz tehlikeler oluşturabileceğine ifade eden Kimya Mühendisi Hüseyin Baş, "Temizlik kimyasalları, ev temizliği ve hijyen sağlama konusunda yaygın olarak kullanılmasına rağmen, yanlış kullanıldığında veya yeterince dikkat edilmemesi nedeniyle insan sağlığı üzerinde olumsuz etkiler oluşturabilir. Temizlik maddelerinin ambalajı üzerinde yazan kullanım kılavuzunda belirtilen oranlarda kullanılmalıdır. Daha fazla köpük, daha fazla temizlik demek değildir! Otomatik makineler için kullanılan ve en üstün kir çözme yeteneğine sahip deterjanların köpük oluşturma özellikleri oldukça düşüktür. Bulaşık deterjanının su içerisinde yüzde 1 gibi küçük bir miktarının bile yıkanan bir nesneden tamamen uzaklaştırılması için litrelerce su harcamak gerekir. Bu nedenle bulaşıklara bolca köpürsün diye fazla deterjan eklenmesi ekstra masrafa neden olmanın yanı sıra, daha fazla deterjan kalıntısına maruz kalınmasına sebep olabilir. Çok inatçı kirler için daha fazla temizleyici kullanmak, kirin çözünmesine yardımcı olmakla birlikte aynı zamanda zararlı maddelere çok daha fazla maruz kalınmasına neden olabilir" diye konuştu.
Kimyasal ürünlerin kullanımı önce etiketlerinin okuması ve birbirine karıştırılmaması gerektiğini vurgulayan Hüseyin Baş, "Temizlik kimyasalları, orijinal kaplarından başka kaplara aktarılmamalı, farklı tehlike sembollerine sahip veya tehlikeli reaksiyonlar oluşturma riski taşıyan ürünler aynı alanda saklanmamalıdır. Ambalajlar güneş ışığına maruz bırakılmamalı ve boş şişeler saklanmamalıdır. Kimyasalların yanlışlıkla veya daha etkili temizlik sağlanacağı inancıyla çamaşır suyu, tuz ruhu, kireç sökücüler, lavabo açıcılar ve sirke gibi maddelerle karıştırılması, ölümcül zehirli gazlar oluşturabilir. Kimyasal ürünlerin kullanımı öncesinde etiketlerdeki uyarı ve talimatlar dikkatlice okunmalı, tehlike sembollerinin anlamı öğrenilmelidir. Tehlike işareti bulunmayan ürünler dahi dikkatli kullanılmalı; üretici öneriyorsa mutlaka koruyucu ekipman (gözlük, eldiven, maske) kullanılmalı ve temizlik sırasında alan iyi havalandırılmalıdır" şeklinde konuştu.
Doğal temizlik malzemelerinin kimyasallara göre daha çevre dostu olduğunun altını çizen Baş, "Doğal temizlik malzemeleri, kimyasallara göre daha az toksik ve çevre dostudur. Limon suyu, sirke, karbonat gibi ürünler hafif ve orta kirlerde etkili olup, solunum, cilt ve gözler için daha az tahriş edicidir. Çocuklar ve evcil hayvanların bulunduğu alanlarda, cilt tahrişini önlemek ve çevreyi korumak için tercih edilebilir. Ancak, güçlü lekeler ve derin temizlik için kimyasal ürünler daha etkili olabilir. İhtiyaca göre her iki tür ürünü dengeli kullanmak en iyi sonucu verecektir" açıklamasında bulundu.
Çocuklardan ve evcil hayvanlardan uzak tutulması gerektiğinin önemine dikkat çeken Baş, "Evde çocuklar ve evcil hayvanlar varsa, temizlik kimyasalları büyük risk oluşturur. Çocuklar bu kimyasalları yanlışlıkla yutabilir veya ciltlerine temas ettirebilir, bu da zehirlenme, cilt tahrişi ve solunum problemleri gibi sağlık sorunlarına yol açabilir. Benzer şekilde, evcil hayvanlar da kimyasallara maruz kalarak zehirlenebilir veya cilt sorunları yaşayabilir. Bu nedenle, temizlik maddeleri çocukların ve hayvanların erişemeyeceği yerlerde, orijinal ambalajlarında ve kapakları sıkıca kapalı şekilde saklanmalıdır. Kimyasal ürünlerin kullanımında talimatlara dikkat edilmeli ve fazla ürün depolamaktan kaçınılmalıdır. Havalandırma da kimyasal buhar riskini azaltmak için önemlidir" ifadelerini kullandı.