Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, hükümetin aldığı kararlarla açıklayacağı projelerin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu tarafından açıklanmasına ilişkin, "Hükümetin alın teriyle ürettiği projeleri, ürettiği eserleri, aldığı kararları kimi bürokrasi içerisindeki ahlak yoksunu kişiler alıp bunu hırsızlık malı olarak çalıyorlar Sayın Kılıçdaroğlu'na götürüyorlar. O da hırsızlık ürününü satın alıyor oradan siyasi kazanç hesabıyla bunu Türkiye'ye servis ediyor. Siyaseten bile olsa hırsızlık malını satmak, siyasi kazanç elde etmek ahlaki mi? Bunun adı kapkaç siyasetidir." dedi.
AK Parti'nin hiçbir zaman hizmette ayrımcılık yapmadığını ifade eden Bozdağ, "Biz yola çıkarken şunu çok net söyledik. Dedik ki 'Biz din, bölge milliyetçiliği ve ırkçılık yapmayacağız. Bu memleketin her bir insanını, her bir ilini, görüşü, inancı etnik kökeni ne olursa olsun kucaklayarak onlardan güçlü ve kuvvet alarak duasını ve desteğini her an yanımızda hissederek onlara hizmette yarış yapacağız' dedik. Sağ olun, güvendiniz, inandınız yol verdiniz ve iktidar ettiniz." diye konuştu.
Her zaman sosyal devlet anlayışıyla hareket ettiklerini anlatan Bozdağ, TOKİ'nin 1982'de Turgut Özal tarafından kurulduğunu hatırlatarak şöyle devam etti:
"Biz gelene kadar 19 yıl var. 2002'ye kadar ürettiği toplam konut 44 bin. 19 yılda toplam 44 bin konut üretmişler. Bakın 20 yılda AK Parti iktidarları döneminde biz tam 1 milyon 170 bin konut yapmışız. Nereden nereye. Bi de bu TOKİ marifetiyle. Emlak Konut marifetiyle, kooperatifler müteahhitlerden hükümet olarak sağladığımız sabit faiz, uzun vadeli kredilerle vatandaşlarımızın kira öder gibi konutları eklerseniz 2 milyonun çok çok üstünde vatandaşımızı konut sahibi yaptık. Bu konut üretimi olmasaydı bugün kiralar nerede olurdu diye düşünmek lazım. Bazıları söylüyor 'şu olay böyle, bu olay böyle.' Peki bu olaylar olurken Türkiye'nin yönetiminde iktidarında Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğindeki AK Kadrolar değil de CHP ya da diğer zihniyetlerden biri olsaydı acaba bu sınamaları Türkiye yaşarken Türkiye ne halde olurdu. Türkiye ekonomisi şimdi nerde olurdu ? Güvenliği nasıl olurdu ? Bir de onu oturup hep beraber düşünmemiz lazım."
Ülkede her alanda yeni reformlara imza attıklarını söyleyen Bozdağ, 2002'de 78 olan adliye binasının artık 363 olduğunu, adliyelerin kapalı alanının ise 569 bin metrekareden 6 milyon metrekareye ulaştığını, 9 bin hakim savcı sayısının ihraçlara rağmen 23 bine yükseldiğini, bakanlık çalışanı sayısının ise 56 binden 180 bine çıktığını belirtti.
Bozdağ, ülkenin hayrına olan hiçbir şeye sevinmeyen, iktidar umudunu Türkiye'de ekonominin çökmesine, yangınların, iç savaşların çıkmasına bağlayanların kötü niyette olduğunu ve bunun hastalıklı zihniyet olduğunu söyledi.
"İktidarlarını, geleceklerini, umutlarını bu milletin felaketine, bu devletin zara ve zora düşmesine bağlayanların bu ülkeye kazandıracakları, verecekleri tek bir şey dahi yoktur" diyen Bozdağ, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Şimdi oturmuşlar konuşuyorlar. Sayın Kılıçdaroğlu da başkaları da konuşuyor. Bak diyor 'biz söylüyoruz iktidar yapıyor.' Allah, Allah. İşte biz kredi borçlarını öğrencilerimizin silme kararı aldık açıklamayı yapmadan bir baktık Kılıçdaroğlu video çekmiş. 'Ben silececeğim ödemeyin.' Biz dar gelirli olan vatandaşlarımızın 2 bin lira ve altında olan borçlarını tasfiyesine dair karar almışız biz açıklamadan bir bakmışız Kılıçdaroğlu video çekiyor.
Nereden alıyor, bu adamın istihbarat örgütümü var. Merak ederken açıkladı 'köstebeklerim var, Hükümetin içinde bürokratlar bize bilgi aktarıyorlar' diye ifade ediyor. Hükümetin alın teriyle ürettiği projeleri, ürettiği eserleri, aldığı kararları kimi bürokrasi içerisindeki ahlak yoksunu kişiler alıp bunu hırsızlık malı olarak çalıyorlar Sayın Kılıçdaroğlu'na götürüyorlar. O da hırsızlık ürününü satın alıyor oradan siyasi kazanç hesabıyla bunu Türkiye'ye servis ediyor. Siyaseten bile olsa hırsızlık malını satmak, siyasi kazanç elde etmek ahlaki mi? Bunun adı kapkaç siyasetidir.
Sayın Kılıçdaroğlu Türkiye'ye kapkaç siyaseti anlayışını da böylelikle kazandırmış oldu. Bürokrasi içerisindeki taraftarları oradan projeyi kapıp kaçırıyorlar, bu da kapıp kaçırılan projeleri öz malı gibiymiş gibi satıyor. Buradan soruyorum. Şehir hastanelerini, doğalgaz petrol arama gemilerini, nükleer güç santrallerini, Kılıçdaroğlu söyledi diye mi yaptık ? İstanbul Havalimanını, Marmaray'ı, Avrasya Tüneli'ni, Yavuz Sultan ve Çanakkale 1915 Köprüsü'nü onlar söyledi de mi yaptık ? Biz neler yaptık neler. Eğer bunların söylediklerini yapsaydık bakın çok net söylüyorum bugün Türkiye hızlı trenle tanışmamış olurdu. Bugün Avrasya Tüneli, Marmaray'ı, S-400 almamış olurduk. Bunlar bu saydıklarımın hepsine karşı çıktılar. Türkiye'ye biz ne kazandırdıysak emin olun bu CHP zihniyetine rağmen kazandırdık."