Prof. Dr. Hakan Demirci, ağız kokusunun sadece ağız ve diş sağlığıyla değil, sindirim sistemi sorunlarıyla da ilişkili olabileceğini belirtti. Sabahları yaşanan ağız kokusunun en önemli nedeninin gece boyunca azalan tükürük akışı olduğunu vurgulayan Demirci, tükürüğün ağız temizliği için hayati önem taşıdığını söyledi.

Geceleri tükürük akışının azalması, ağızda bakteri temizliğinin yetersiz kalmasına ve oksijen dolaşımının düşmesine neden oluyor. Bu durum, kötü kokuya yol açan bakterilerin hızla çoğalmasına zemin hazırlıyor. Bu bakteriler, tükürüğün az olmasından dolayı yüzeydeki proteinleri sindirerek kötü kokunun kaynağı olan uçucu sülfür bileşikleri salgılıyor.

"Sıklıkla ağız ve diş sağlığıyla ve KBB ile ilişkilendirilse de, bazen gastrointestinal sorunlar da bu duruma neden olabilir'' diyen Prof. Dr. Hakan Demirci; gastroenteroloji, sindirim sistemi ile ilgili problemleri inceleyen bir branş olduğundan, halitosisin bazı durumlarda bu alanda da kaynaklanabileceğine dikkat çekti. Prof. Dr. Hakan Demirci, ''Uzman hekim tarafından gerçekleştirilen gastroenterolojik değerlendirme, sindirim sistemi ile ilgili potansiyel sorunları belirlemeye yardımcı olabilir. Bu, hastanın genel sağlık durumunu değerlendirmeyi, öykü almayı, fiziksel muayeneyi ve kan testlerini içerebilir. Gastrointestinal nedenlere odaklanmak için gastroözofageal reflüyü değerlendirmek için endoskopi benzeri testler istenebilir'' dedi.

Prof. Dr. Demirci, ağız kokusunun sindirim sistemi kaynaklı nedenlerini şu şekilde sıraladı: Gastroözofageal Reflü Hastalığı (GERD): Mide içeriğinin yemek borusuna geri kaçması ağız kokusuna neden olabilir. Helikobakter Pylori Enfeksiyonu: Bu bakteri mide iç yüzeyini etkileyerek ağız kokusuna yol açabilir. Karaciğer Problemleri: Karaciğer fonksiyon bozuklukları, vücuttaki atıkların birikmesine neden olarak ağız kokusuna yol açabilir.

Tedavi, temel sorunun nedenine bağlı olarak değişir. GERD tedavisi asit baskılayıcı ilaçlar, yaşam tarzı değişiklikleri ve bazen cerrahi müdahaleyi içerebilirken, Helikobakter pylori enfeksiyonu antibiyotiklerle tedavi edilebilir. Sağlıklı bir diyet ve yaşam tarzı değişiklikleri ağız kokusunu azaltmada faydalı olabilir. Örneğin, reflü hastalığında asidik yiyeceklerden kaçınmak ve yatarken başı yüksek tutmak önemlidir. Ayrıca, diş fırçalama, diş ipi kullanma ve düzenli diş kontrolleri gibi ağız hijyenine dikkat etmek önemlidir. Sindirim sisteminin sağlığını desteklemek için probiyotik takviyeler de bazı durumlarda faydalı olabilir. Bazı yiyecekler: Yeme alışkanlıklarımız nefesimizi etkiler ve soğan ve sarımsak gibi yiyeceklerden birçok yönden faydalanabilsek de sabahları o kadar da nane gibi olmayan taze nefesin suçlusu haline gelebilirler.

Gargaranın nefesinizi kısa süreliğine ferahlatacağı doğru olsa da ağzınızı kurutabilir. Çoğu gargara alkol içerir ve ağzınızın doğal tükürük üretimini etkiler. Vücut genellikle geceleri daha az tükürük ürettiğinden, dilinizde ve diş etlerinde biriken ölü hücreler atılmaz ve kötü nefesle uyanmanıza neden olur.

Çoğumuz uyurken ağzımızdan nefes alırız ve bu da kuruluğa neden olabilir, bakterilerin yerleşmesini teşvik edebilir. Aslında, ağızdan nefes almak, kronik ağız kokusuna ek olarak diş çürümesine ve diş etlerinin kanamasına bile yol açabilir. Bunun nedeni, ağızdan nefes aldığımızda ağız pH dengesini etkilemesi ve ağız ortamımızdaki bakteri türlerini değiştirmesidir.

Prof. Dr. Demirci, sürekli ağız kokusu sorunu yaşayan kişilerin bu durumu bir sağlık profesyoneli ile konuşmasının önemini vurguladı. Bu nefes tazeleme yönteminin kökeni Hindistan'dır ve dişlerinizi beyazlattığı ve diş sağlığınızı iyileştirdiği kanıtlanmıştır. Bir yemek kaşığı Hindistan cevizi yağını alın ve 15-20 dakika ağzınızda gezdirin. Ağız kokusuna neden olan bakteriler yağa yapışır ve içinde çözünür. Herhangi bir yağı kullanabilirsiniz, ancak birçok kişi hoş tadı nedeniyle hindistancevizi veya zeytinyağını tercih eder.

Birçoğumuz sabah kahvemizi almadan bir gün önce yüz yüze geldiğimizi hayal bile edemesek de, sabah nefesimizin sorumlusu kahve olabilir. Kahve, vücudun daha az tükürük üretmesine neden olan bir kurutma etkisine sahiptir. Birçok insan kahvesine süt veya krema da ekler ve süt ürünleri genellikle ağız kokusunu tetikler.

Dişleriniz gibi diliniz de nefesinizin kokmasına neden olan bakterileri barındırabilir. Dilinizi fırçalamazsanız ağzınızdaki bakteriler çoğalır ve kötü nefesle uyanmanıza neden olur. Dilinizi temizlemek için mutlaka bir dil kazıyıcıya ihtiyacınız yoktur. Normal yumuşak kıllı bir diş fırçası işi halledebilir.

 

KAYNAK:yeniakit.com