Taha Kılınç’ın kaleminden okurla buluşan 40 İslam şehrinin hikâyesi, İslâm Şehirleri Atlası eserinin söyleşi ve imza günü Taksim Kitabevi – Taksim Camii Kültür Sanat Merkezi’nde gerçekleşti. Ketebe Çocuk etiketiyle yayımlanan İslâm Şehirleri Atlası, çocuk, genç, yetişkin fark etmeksizin herkesin kendi için tarihin derinliklerinden gelen hatıralar ve hakikatler bulacağı özel bir çalışma olarak okurla buluştu. Söyleşi ve imza gününde okurlar, merakla bekledikleri eseri yazar Taha Kılınç’tan dinlediler.

Okurun yoğun ilgisiyle karşılanan Taha Kılınç, eserin yazılış öyküsü ve hazırlık aşamaları hakkında, “Metni kaleme alındıktan sonra kitabın İranlı çizeri Narges Hashemy ile güçlü bir uyum yakaladık. Kitap içerisinde İslâm şehirleri Atlası’nı oluştururken, özellikle İslam coğrafyasında mutlaka bilmemiz, tanımamız gereken şehirleri tercih ettim. Derbent gibi ya da Yemen’de bir dağ köyü olan Cible gibi detay olarak düşülen şehirleri de Türk okura tanıtmak istedim” açıklamalarında bulundu.

İslâm Şehirleri Atlası’na Yoğun İlgi

Ketebe Çocuk etiketiyle raflardaki yerini aldığı ilk günden itibaren okurlarının ilgisiyle karşılanan İslâm Şehirleri Atlası eserinin yazarı Taha Kılınç, 21 Eylül Cumartesi günü, Taksim Kitabevi – Taksim Camii Kültür Sanat Merkezi’nde söyleşi ve imza gününde eseri hakkında söyleşi ve imza günü düzenledi.  

Okurun eser hakkında merak ettiği noktaların başında gelen, Türkiye’nin neden bu atlasın dışında tutulduğuna ise Kılınç, “Türkiye’yi kapsam dışında tuttuk. Bunun iki sebebi var. Her şeyden önce, İslâm Şehirleri Atlası’nın amacı, Türkiye’de yaşayan insanlara İslâm dünyasının kadîm şehirlerini tanıtmak. Ve ülkemiz, tarihî İslâm şehirleri yönünden öylesine zengin ki, Türkiye’nin derinliğini -birkaç şehirle kısıtlamak yerine- ayrı bir kitaba konu etmek gerekiyor” cevabını verdi. 

İslâm Coğrafyasının Kadim Şehirleri Okurla Buluştu 

İslâm coğrafyasını yakından takip eden ve ülkemizde bu coğrafyanın farklı meselelerine eğilen önemli isimlerden biri olan Taha Kılınç’ın kaleme aldığı İslâm Şehirleri Atlası’nı Narges Hashemy’in özgün çizimleri süslüyor. 

Söyleşiye katılan okurlar; birbirlerine bir tespihin taneleri gibi bağlı olan İslâm şehirlerinin hikâyeleri ile hem tarih ve kültür hakkında bilgi sahibi oldular hem de bugün savaşlarla, çatışmalarla ve işgallerle anılan coğrafyaların bir zamanlar Müslümanlar için önemi hakkında fikir sahibi oldular.