Son zamanlarda sıcaklardan kaynaklı artış gösteren klima kullanımlarının lejyoner hastalığına neden olabileceği yönünde Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Abdurrahman Şenyiğit önemli açıklamalarda bulundu.

Lejyoner hastalığına dair bilgilendirmelerde bulunan Dicle Üniversitesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Abdurrahman Şenyiğit, lejyoner hastalığı hakkında uyarı ve tavsiyelerde bulundu.

Hastalığın ortaya çıkmasına sebep olacak durumlara karşı dikkat edilmesi gereken hususlardan bahseden Şenyiğit, klima kullanımının lejyoner hastalığına neden olabileceğini ifade ederek klima kullanımının tavsiye edilen derecede ve fan ayarlarının düşük seviyede olması gerektiği yönünde açıklamalarda bulundu.

Klimanın olumsuz etkilerinin doğurmuş olduğu sağlık problemlerine dair konuşan Şenyiğit, "Havaların sıcak olduğu bu günlerde ister istemez klimaları açıyoruz. Bu klimaları çalıştırdığımızda 18 dereceye ayarladığımızda klima soğuğunun direkt bize üflemesinin etkileri fazladır. Klima soğuğunun vücudumuza etkisiyle birtakım rahatsızlıklar meydana gelir. Bu hastalıkların başında kemik ve kaslarımızda oluşan ağrılar yer alır. Bizler buna kas spazmı diyoruz." açıklamalarında bulundu

Lejyoner hastalığının doğuş sürecinden bahseden Şenyiğit, "Daha önceki dönemlerde su veya buharla çalışan klimalar vardı ve bu makinalar çalıştığı süreçte içinde mikroplar oluşurdu. Klimanın çalışmasıyla bu mikroplar ağız ve burun yolundan ciğerlerimize ulaşarak hastalıklara neden oluyordu. İşte bizler bu hastalığa paralı asker anlamına gelen 'lejyoner' diyoruz." ifadelerini kullandı.

Yeni nesil klimaların lejyoner hastalığını tetikleme hususunda çok fazla etki oluşturmadığını fakat yine de dikkat edilmesi gerektiğini ifade eden Şenyiğit, şu an kullanılan klimaların buharlı olmadığından butür bir tehlike barındırmadığını sözlerine ekleyerek fakat halen bazı otellerde bu klimalar mevcut olduğunu hatırlattı. Şenyiğit, Bu klimalara maruz kalıp baş dönmesi, yüksek ateş ve halsizlik gibi şikâyetler oluştuğunda mutlaka bir doktora başvurulması gerektiğini söyledi.

Şenyiğit,"Bu klimalardan kaynaklı oluşan zatürre, öksürük, balgam, baş ağrısı, halsizlik, sersemlik gibi şikayetler lejyoner hastalığının belirtileridir. Bu tür şikayetlerle bize gelen hastalara teşhis koyabilmemiz için tomografi ve kan tahlili istiyoruz. Tahlil lökositoz veya tomografi de iltihaplanma görüldüğünde bu hastalık için farklı bir antibiyotik ilaç öneriyoruz." diye konuştu.

Lejyoner hastalığına karşı alınması gereken önlemlerden birisinin de klimanın doğru kullanımı olduğundan bahseden Şenyiğit, son olarak şu tavsiyelerde bulundu:

"Klima kullanalım fakat 18 dereceyi önermiyoruz. Klima kullanılacaksa 25-26 derecede kullanılması gerekir. Fan ayarı düşük olmalı ve klimanın soğuğu vücuda direkt üflememeli. Soğuğun vücuda direk etki etmesi durumunda ertesi günü hastalanmak muhtemeldir. Şayet klimanın etkisiyle oda sıcaklığı 26 derecenin altına düştüğünde gerekirse havayı evin farklı bölümlerine transfer için kapıları açalım. Bu şekilde yapılması durumunda klimanın herhangi bir zararı yoktur."

KAYNAK:İLKHA