AK Parti Kadın Kolları 6. Olağan Kongresi'ne katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü için önemli mesajlar verdi. "Kurulduğu günden beri partimizin çatısı altında ülkemiz ve milletimize hizmet etmek için çalışan tüm kadınlarımıza şükranlarımı sunuyorum. Siyasete kadın nezaketini, inceliğini katan Türkiye'nin büyümesi ve güçlenmesi yolunda verdiğimiz mücadeleyi omuzlayan tüm kardeşlerime teşekkür ediyorum" diyen Erdoğan, yeni bir komisyon oluşturulacağını duyurdu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:
"Sözlerime başlarken, içinde bulunduğumuz mübarek üç aylarımızı ve Miraç Gecenizi tebrik ediyorum. AK Parti Genel Merkez Kadın Kollarımızın 6'ncı Olağan Kongresi'nin hayırlara vesile olmasını diliyorum. İki dönemdir Kadın Kolları Başkanlığımızı yürüten Lütfiye Selva Çam'a partimize yaptığı tüm hizmetleri için teşekkür ediyorum. Kendisiyle bundan sonra vekil olarak ve üstleneceği yeni sorumluluklarla yakından çalışmayı sürdüreceğiz. Ayşe Keşir kardeşimize de şimdiden başarılar diliyorum. Kurulduğu günden beri partimizin çatısı altında ülkemiz ve milletimize hizmet etmek için çalışan tüm kadınlarımıza şükranlarımı sunuyorum. Siyasete kadın nezaketini, inceliğini katan Türkiye'nin büyümesi ve güçlenmesi yolunda verdiğimiz mücadeleyi omuzlayan tüm kardeşlerime teşekkür ediyorum.
"KADIN KOLLARIMIZ BİR OKUL HALİNE GELMİŞTİR"
Kale içeriden fethedilir. Bu kaleyi içeriden fethedecek olanları karşımda görüyorum. AK Parti'nin başarısı için fedakarca çalışan hanım kardeşlerimize şükran duygularımızı anlatacak kelime bulamıyorum.Kadın Kollarımız geçtiğimiz 19 yıldaki birikimiyle sadece seçimlerde kapı kapı dolaşan bir teşkilat olmaktan çıkmış, yılın her günü yürüttüğü faaliyetlerle kadın siyasetçi yetiştiren bir okul haline gelmiştir. Bugün Meclis'te kadın milletvekillerimizin büyük bölümü, belediye meclisteki üyelerimizin çoğunluğu bu okulda yetişmiştir.
"KADINLARIMIZIN HAKKINI ÖDEYEMEYİZ"
Bazı mücadeleler vardır ki karşılığını sadece Rabbimizden umarız. Medeniyet davamız yolundaki yürüyüşümüz de böyle bir mücadeledir. Sokak sokak, ev ev gezerek davamızı anlatan, seçim sandığına sahip çıkan, tankların önüne geçip darbecilerin karşısına dikilen kadınlarımızın haklarını ödeyemeyiz."AK PARTİ'NİN EMEĞİ BÜYÜK"
Bugüne kadar kazandığımız tüm başarıları ve zaferleri, inşa ettiğimiz tüm eserleri kadınlarımızla birlikte gerçekleştirdik. Bugün Türkiye'de siyasetten ekonomiye kadar her alanda kadının adı ve imzası varsa AK Parti'nin gayretleri sayesindedir. Hayata geçirdiğimiz reformlar ve uygulamalarla yıllarca çağdaşlık, laiklik adına kızlarımızın eğitim ve iş hayatında önlerini sinsice kesenlere en güzel cevabı hep birlikte verdik.Yeri geldi, buradaki birçok hanım kardeşlerimizin üniversitelere girmek isterken önleri kesilmedi mi? Şu anda içimizde üniversite kapısından geri çevrilen birçok hanım kardeşimiz var. O kapılardan geri çevrilenleri söke söke o üniversiteleri bitirdiler. İkna odalarından geri çevrilenler var. Bunlar daha sonra ana muhalefet partisinin de üst düzey yöneticisi olmadılar mı?
"KADINLARIN İSTİHDAMI MÜCADELENİN ESERİ"
Bunlar dürüst değiller. Dürüst olmadıkları için millet bunlara iktidar vermedi, vermiyor. Yıllarda kamuoyu önünde kadının adını kullanan, geri planda hep ezen, horlayan, istismar eden anlayışı bu mücadeleyle hem deşifre ettik, hem gerilettik. Meclis'te sadece AK Parti grubunda 54 kadın milletvekilimiz varsa bu mücadele sayesindedir. Kamudaki istihdamda kadın oranı yüzde 40'lar gibi Cumhuriyet tarihinin en yükseğine geldiyse aynı mücadele sayesindedir."HER KAZANIMDA KADINLARIN EMEĞİ VAR"
Kadınlar adına elde edilen her kazanımın altında sizlerin emeği ve mührü var. AK Parti Genel Başkanı olarak Türkiye'nin en çalışkan kadrolarına, en azimli mensuplarına sahip teşkilatına sahip olmakla gurur duyuyorum. Toplam üyemiz 11,5 milyon. Hiçbir partinin böyle bir üyesi yok. Sadece kadın kollarının üye sayısı 5,5 milyon. Hepsini bir kenara koyun, kadın kollarımızı bir kenara koyun. Ülkemizi 2023 hedeflerine birlikte ulaştıracak, 2053 vizyonunu birlikte miras bırakacağız."MECLİS'TE YENİ BİR KOMİSYON OLUŞTURUYORUZ"
Kadın hakları konusunda en ileri sayılan ülkelerdeki cinayetler ülkemizden katbekat fazla. Ülkemizde tek bir kadının dahi alçakla katledilmesine caddelerin ortasında dövülmesine, son Samsun'da yaşanan hadise asla onlara haklılık payı çıkarmaz. Meclis'te yeni bir komisyon oluşturuyoruz. Biz bunları ne ana muhalefete ne de diğerlerine bırakamayız. Elimizden geleni yapacağız. Dün akşam Adalet bakanım ile tekrar konuştum, bu işi sonuna kadar kovalayacaklarını söyledi. Ardından malum kişi tutuklandı."KADIN, KOCASININ MALI DEĞİLDİR"
Bizim kültürümüzde kadın kocasının ya da babasının malı değildir. Samsun'da olduğu gibi zaman zaman rastladığımız olumsuzluklar kadim değerlerimizden uzaklaştığımızı gösteriyor. Bu zihniyeti bünyemizden söküp atmamız gerekiyor. Cinayetleri töre ve benzeri bahanelerle kültürümüze yıkmaya çalışanlara da asla fırsat vermeyeceğiz."KADINLAR ÇOCUĞUN İLK VATANIDIR"
Adına aile dediğimiz mukaddes ocak, nesli muhafaza eden vasıflarıyla ortak geleceğimizin teminatıdır. Ailenin çözüldüğü yerde toplumu ayakta tutmak da mümkün olmaz. Tarih kendi medeniyet tarihlerinin dışına çıktıkları için benliklerini kaybeden toplumların hikayeleri ile doludur. Yaşadığımız her afet, kriz bize güçlü aile yapısının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gösteriyor. Her zaman yanınızda olduğunu bildiğiniz aile varsa hayata daha güvenli bakabilirsiniz. Yeni dönemdeki önceliklerimizden biri de aile müessesinin güçlendirilmesi olacaktır. Aile müessesinde yer alan eşler, çocuklar, büyükler birbirlerinin zenginliğidir. Asıl görev bizlere, siz kadınlara düşüyor. Kadın en başta annedir ve çocuğun ilk vatanıdır. Her birimiz kendi ailemizde ağzımızdan çıkan her sözle başlayıp evlatlarımıza örnek olacağız ki özlediğimiz nesilleri yetiştirelim."ÇOCUKLARIMIZA KENDİ TARİHİMİZİ AŞILAMALIYIZ"
Kız çocuklarını bir an önce baba evlerini terk etmeye çağıranlar olduğunu duyuyoruz. Bir de bu çıktı. Sokaklara dökülün diyorlar çocuklara. Çocukları aileye kışkırtan bu zihniyet bir ruh hastalığının işaretidir. Türkiye, kadına şiddet sorununu öyle ya da böyle çözer, asıl tehdit bu hastalıklı zihniyetin kök salmasıdır, karşılık bulmasıdır.Eğitim sistemimizin aile ile sıkı işbirliği içinde yeniden ele almamız gerekiyor. Hayatın her alanında çocuklarımıza ve gençlerimize kendi tarihimizi aşılamalıyız. Bir süredir sık sık yeni dönemde önceliklerimizin en başına eğitimi, kültürü, aileyi koyacağımızı söylememizin nedeni budur.
"DİYARBAKIR ANNELERİNİ ANMADAN OLMAZ"
Evlat nöbeti tutan Diyarbakır annelerini anmadan olmaz. Evlatlarınız terör örgütü tarafından sizden çalınmışsa bu acının tarifi mümkün değildir. Ulvi bir amaca sahip Diyarbakır anneleri birilerinin aklına tam 550 gün sonra ancak düşmüş. Diyarbakır anneleri de bunca zamandır kendilerini yok sayan zihniyetin temsilcilerine gereken cevabı vermiştir. Asla inanmadığınız hatta ontolojik olarak karşı çıktığınız pek çok davranışı sırf günü birlik siyaset çıkarları için sergileyebilirsiniz. Diyarbakır annelerinin karşısına dikilip de aynı yüzsüzlüğü sergileyemezsiniz. Bu siyaset üstü bir meseledir. Her işin riyakarlığı olur ancak bunun olmaz. Önce kendisine tanınan tüm fırsatlara rağmen terör örgütü ile arasına mesafe koyamayan parti konusunda mertçe bir tutum ortaya koyacaksınız. Ana muhalefete soruyorum. Bu partinin yanında mısınız, karşısında mısınız? Açıkça söyleyeceksiniz. Ankara'dan İstanbul'a dirsek dirseğe yürüyüş yapacaksınız, sonra da onlarla alakamız yok diyeceksiniz. Kimi kandırmaya çalışacaksınız. Sonra utanmadan sıkılmadan şehit ailelerine, gazilerine gideceksiniz. Yüzünüzdeki sahte demokrat maskesini hemen indiriverirler.Şu anda ana muhalefetin teşkilatlarında şiddet, tecavüz, taciz var mı? Ne ararsan bulunur. Tacizi ve tecavüzü yapan kendi mahallelerinden biriyse af edersin yollu diyerek kadını yaftalamaktan çekinmez. Kadın cinayetlerinde bile kadının ya da failin kimliğine göre pozisyon alırlar.
"HERKES İÇİN HAK VE ÖZGÜRLÜK İSTİYORUZ"
Biz herkes için hak ve özgürlük diyoruz onlar sadece kendi hayat tarzlarının özgürlüğünü istiyor. Biz yeni Anayasa yapalım diyoruz onlar darbe Anayasası'ndan bahsediyor. Ey ana muhalefet partisinin başındaki adamcağız sen ne zamandan beri devletin aşıları para ile sattığını söylüyorsun. Bu ne utanmazlıktır ya. Dünya aşı arıyor, bulamıyor. Biz aldığımız aşıları süratle belli kategorilerde vatandaşlarımıza ulaştırmak istiyoruz. Önce 'Ben vatandaş Kemal'im, sıram ne zaman gelirse aşımı yaptıracağım' dedi. Niye gittin yaptırdın o zaman. Bugün yeni bir şey söylemiş. Biz hiç bir eve kahveye çaya gitmezmişiz. Ya sen bizden alıştın. Ankara'nın en büyük spor salonunda Kadın Kolları Kongresi yapıyoruz, dikkat et. Tablo ortada. Demokrasi ve ekonomide reformla ilerleyelim diyoruz, onların gönlünde tek pati özlemi var. Geç o işleri geç.Onların yerel yönetimlerinin olduğu yerde çöp, çamur, çukur var. Bunların derdi halkıyla, şehriyle, emanetle dertlenmek değil. Cumhur İttifakı olarak ülkemizi büyütmeye devam edeceğiz. Her seçim önemlidir. Ama geldiğimiz noktada 2023 seçimleri Türkiye için tam bir kader seçimine dönüşmüştür."