Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, İsveç'in NATO üyeliğinin Baltık bölgesinin güvenliği üzerinde son derece olumsuz bir etkisi olacağını, Moskova'nın tehditleri ve Rusya'nın savunma yeteneklerinin zayıflamasını önlemek için misilleme tedbirleri alacağını söyledi.
Zaharova açıklamasını şu cümlelerle sürdürdü:
İsveç'in NATO üyeliği Avrupa'daki, Baltık bölgesindeki istikrar düzeyi üzerinde son derece olumsuz bir etkiye sahip olacaktır. Uzun süredir devam eden askeri bağlantısızlık politikasını terk ederek Rusya'ya açıkça düşman olan bir bloğun saflarına katılmanın sıradan İsveçlilerin güvenlik duygusunu güçlendirmesi pek olası değildir. Güvenliğimizin zayıflamasına izin vermeyeceğiz, Rus liderliği bunu defalarca ifade etti. Ülkemizin savunma kabiliyetine yönelik tehditleri önlemek için siyasi, askeri ve teknik nitelikte misilleme tedbirleri alacağız. NATO saldırı sistemlerinin, silahlarının ve kuvvetlerinin bu ülke topraklarına olası konuşlandırılması da dahil olmak üzere, İsveç'in NATO'ya entegrasyonu çerçevesinde alınacak önlemlerin spesifik içeriğine karar vereceğiz.
'NATO tatbikatları, Avrupa için trajik sonuçlara yol açabilir'
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova düzenlediği brifingde, NATO'nun Rusya sınırları yakınında yapacağı açık provokatif 'Steadfast Defender' tatbikatının Avrupa için trajik sonuçlar doğurabileceğini söyledi.
Zaharova açıklamasında şu sözleri kaydetti:
Tatbikatlar açıkça provokatif bir nitelik taşıyor. NATO üyesi 31 ülke ve İsveç'ten 90 bin kişilik bir kuvvet grubu birkaç ay boyunca Norveç'ten Romanya'ya kadar Rusya sınırları yakınında faaliyet gösterecek. Bu adım bilinçli olarak durumu kötüleştirmeyi amaçlıyor, askeri olay risklerini arttırıyor ve nihayetinde Avrupa için trajik sonuçlara yol açabilir.
Steadfast Defender 2024 tatbikatı Şubat-Mayıs 2024 tarihleri arasında Avrupa'da gerçekleştirilecek. Ekim 2023 başında NATO'nun askeri komitesi başkanı Rob Bauer yaptığı açıklamada NATO'nun Steadfast Defender 2024 tatbikatında Doğu kanadında olası bir Rus 'saldırısına' karşılık verme pratiği yapacağını dile getirmişti.
'ABD, NATO'daki müttefiklerini daha fazla para harcamaya zorluyor'
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova düzenlediği brifingde, Berlin'in Kiev'e 7 milyar euroluk yardımı onaylamasının, ABD'nin NATO'daki müttefiklerini daha fazla para harcamaya zorladığını gösterdiğini söyledi.
Zaharova konuşmasını şu cümlelerle sürdürdü:
Çiftçilerinin ve diğer vatandaşlarının cebini boşaltmaya devam eden Almanya, 2024 yılında Ukrayna'ya askeri yardım için 7 milyar euro ayırmayı planlıyor. Aslında yardımlarını iki katına çıkaracaklar. Esasen bu mantıklı; ABD yardımı azaldıkça, Washington uydularını ve NATO'daki müttefiklerini daha da fazla para harcamaya zorluyor.
Berlin'in ısrarla diğer AB ülkelerinin de kendisini örnek almasını talep ettiğini dile getiren Zaharova, "Kimse tek başına batmak istemiyor, zira Vladimir Zelenskiy rejiminin AB içindeki ana sponsoru olmak Berlin'e oldukça pahalıya mal olacak. Bu nedenle, bu maceraya başka kimlerin sponsor olabileceğine bakıyorlar. Bilhassa da ABD'nin geleceğinin ve askeri desteğinin belirsiz olduğu ve olaylara gerçekçi bakanlar için bu kanlı dramın sonucunun hiç de belirsiz olmadığı bir ortamda" açıklamasında bulundu.
'Çiftçi protestoları, Avrupa Birliği'nin politikalarının bir sonucudur'
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Avrupa ülkelerindeki çiftçi protestolarının nedeninin Moskova'nın müdahalesi değil, AB politikası olduğunu söyledi.
Zaharova açıklamasında, "Çiftçi protestolarının sadece Ukrayna'nın yakın AB komşularını değil, Almanya ve Fransa'yı da kapsadığını görüyoruz. Burada yine Moskova'nın parmağını, Kremlin'in etkisini ya da Rus hackerları aramaya çalışacak olanlara şunu söylemek istiyorum: bunların hiçbiri yok" cümlelerine yer vererek, "Protestoların nedeni tam olarak Ursula von der Leyen yönetimindeki Avrupa Komisyonu tarafından izlenen politikadır" diye ekledi.
Zaharova'dan 'topçu koalisyonu' kurulmasına tepki
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Ukrayna'ya yapılan askeri yardımların artmasının krizin uzamasına yol açtığını söyledi.
Fransa Savunma Bakanlığı daha önce yaptığı açıklamada Ramstein formatındaki 50 kadar ülkenin Ukrayna'ya topçu tedarikinin finansmanını kolaylaştırmayı amaçlayan bir koalisyon oluşturduğunu belirtmişti. Bildiriye göre Fransa Savunma Bakanı Sebastien Lecornu, Ukraynalı mevkidaşı Rustem Umerov ile birlikte Ukrayna için Topçu koalisyonunun kurulduğunu açıklamıştı.
Zaharova bu konuya ilişkin yaptığı açıklamasında, "Ülkenin Cumhurbaşkanı Macron, kendi deyimiyle, bir Rus zaferinin kabul edilemez olduğunu ilan ediyor ve Ukrayna'ya yaklaşık 40 Storm Shadow uzun menzilli füze ve yüzlerce hava bombasının yanı sıra diğer silahları gönderme sözü veriyor. Görünüşe göre Paris'te inatla Vladimir Zelenskiy rejimine askeri yardımın artmasının sadece Ukrayna krizinin uzamasına değil, aynı zamanda Fransız vatandaşlarının ölümüne de yol açtığını anlamak istemiyorlar" dedi.
'ABD, Güney Kore'yi Ukrayna meselesine dahil etmek istiyor'
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Moskova'nın b ve müttefiklerinin Rusya'yı Kuzey Kore ile askeri-teknik işbirliği yaptığı iddiasıyla suçlama girişimlerini reddettiğini söyledi.
Zaharova bu konuya ilişkin şu cümleleri zikretti:
ABD ve uydularının ülkemize karşı yasadışı suçlamalarda bulunma girişimlerini kesin bir dille reddediyoruz. Bunlar artık sadece asılsız suçlamalar, etiketlemeler ya da dezenformasyon değildir, yasadışı suçlamalardır. Seul'ün sert açıklamalarının arkasında Washington'un olduğu ve bunun amacının Asyalı müttefiki Güney Kore'yi Ukrayna ihtilafına dahil etmek olduğu açıktır.
Zaharova açıklamasında, "Seul'ü, Rusya ile bir zamanlar dostane olan ilişkilerin tamamen çökmesine yol açacak aceleci adımlara karşı uyarmak istiyoruz. Bize yöneltilen suçlamaların asılsız, mesnetsiz ve dolayısıyla aslında yasadışı olduğunu vurguluyoruz" dedi.
'AKPM'yi Başkanlık seçimlerini gözlemlemesi için davet etmeyeceğiz'
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Rus devlet kurumlarının şu anda başkanlık seçimlerini izlemeye katılmaları için yabancı temsilcilere davet gönderdiğini ancak nihayetinde davet alacak kuruluşlar listesinde Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi'nin yer almasının pek olası olmadığını söyledi.
Zaharova açıklamasında, "Dost olmayanlar da dahil olmak üzere dünyanın pek çok ülkesinden bahsediyoruz. Gözlemci göndermek istediklerini ifade eden ülkelerin listesi hızla büyüyor. Neredeyse her gün listeye yeni ülkeler ekleniyor. Sunulan listede seçimlerimizi izlemeye davet edilmeleri tuhaf karşılanacak kuruluşlar da var. Örneğin Rus düşmanı Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi. Bilindiği üzere Rusya, ülkemizin haklarını ihlal eden bu birliğin ayrımcı kararları nedeniyle Mart 2022'de Avrupa Konseyi'nden çekilmişti" dedi.
'Moskova, İl-76 saldırısını mümkün kılan ülkeleri kınıyor'
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova düzenlediği brifingde, Moskova'nın Kiev'e silah sağlayarak İl-76 askeri uçağına yönelik saldırıyı mümkün kılan yabancı ülkeleri şiddetle kınadığını belirterek Ukrayna'nın dış desteği olmasaydı bu tür terörist saldırıların gerçekleşmeyeceğini vurguladı.
Zaharova konuşmasının bu kısmında şu sözleri kaydetti:
Zelenskiy rejiminin bu barbarca suçlarını şiddetle kınıyoruz, bunları mümkün kılan herkesi şiddetle kınıyoruz. Kiev rejiminin yurtdışından aldığı mali, maddi ve siyasi destek olmasaydı bu tür terör eylemleri gerçekleştirilemezdi. Kiev rejimi bu tür vahşetlere imza atarak dünya kamuoyunun Ukrayna krizine olan ilgisini arttırmaya, sponsorlarını sadece mali yardım ve silah tedarikini sürdürmeye değil aynı zamanda arttırmaya teşvik etmeye çalışıyor.
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, sorumlu hükümetleri ve uluslararası yapıları Kiev rejimi tarafından gerçekleştirilen acımasız terör saldırılarını kınamaya çağırarak, kendilerini medeni olarak gören ya da bunun için çaba sarf etmek isteyenler için Ukraynalı yetkililerin suçlarını kınamak için bir fırsat penceresinin şu anda açık olduğunu belirtti. Fakat Zaharova bu fırsat penceresinin 'artık kapandığını' da sözlerine ekledi.
Zaharova, tüm ülkelerin 'anti-faşistlerin saflarına katılmadığı' ancak savaş sona ermeden önce 'iyinin tarafına geçmeyi' başaranların 'onlarca yıl boyunca onurlu devletler ve topluluklar haline geldiği' İkinci Dünya Savaşı dönemiyle bir paralellik kurarak, Üçüncü Reich'a verdikleri desteği geri çekmeyi başaramayanların akıbetinin 'mahkemeye gitmek' olduğunu hatırlattı.
KAYNAK: Sputnik