Scientific Reports dergisinde yayımlanan araştırmada; ABD, Danimarka, Avustralya ve İsveç gibi ülkelerden elde edilen veriler incelendi. Araştırmaya katılan 3 bin 483 kişi, başlangıç verilerine göre 45 yaş ve üstündeydi. Bu araştırmada genç bireyler üzerinde yapılan benzer çalışmalardan farklı olarak, beslenmenin ilerleyen yaşlarda sağlığı nasıl etkilediğini gözlemlendi.
 
Katılımcılara günlük beslenme alışkanlıkları soruldu ve taze gıdaları ne sıklıkla tükettikleri öğrenildi. Ayrıca, patates tüketimi de ayrı bir kriter olarak değerlendirildi. Depresyon belirtileri ise dört farklı ankette yer alan sorularla ölçüldü. Ses getiren araştırma sonuçlarına göre, düzenli olarak meyve ve sebze tüketen kişilerin ruh sağlığının daha iyi durumda olduğu belirlendi.
 
Yaş, cinsiyet, eğitim durumu ve vücut kitle indeksi gibi faktörlerin de göz önünde bulundurulduğu çalışmada, sağlıklı beslenmenin beyin sağlığı için pek çok faydası olduğu ortaya çıktı. Vitamin ve lif açısından zengin bir diyetin, tüm vücudu besleyerek beyne sağlıklı kan akışı sağlamaya yardımcı olduğu tespit edildi. Ayrıca, taze gıda tüketiminin bağırsak sağlığını iyileştirerek zihnin sakinleşmesine yardımcı olabileceği de belirtildi.
 
Uzmanlar, çeşitli meyve ve sebzelerin yanı sıra balık tüketiminin de, depresyonu yalnızca 3 haftada bitirebileceğini ifade etti. Bağırsaklar, beynin serotonin adlı nörotransmitterinin yüzde 90'ını üretir. Serotonin, ruh hali, uyku düzeni ve genel mutluluk hissiyle ilişkilidir. Bağırsaklardaki dengesizlik, serotonin üretimini etkileyebilir ve bu da depresyon, anksiyete gibi psikolojik sorunlara zemin hazırlayabilir.
 
Bağırsak florası üzerindeki değişiklikler, zihinsel sağlıkla doğrudan ilişkilidir. Sağlıklı bir mikrobiyom, ruh halini düzenleyici etkiye sahipken, zararlı bakteri ve dengesiz bir mikrobiyom, depresyon ve anksiyete riskini artırabilir. Bağırsaklar ve beyin arasında sürekli bir iletişim vardır. Bağırsaklar, beynin ruh hali üzerinde etkili olan bazı kimyasallar (örneğin, kortizol gibi stres hormonları) üretir. Aynı şekilde, beynin ruh halindeki değişiklikler, bağırsak fonksiyonlarını etkileyebilir. Bu etkileşim, depresyon ve anksiyete gibi ruhsal sorunların bağırsak sorunlarıyla ilişkili olabileceğini gösterir.
 
Bağırsaklardaki kronik iltihaplanma, depresyon ve anksiyete gibi ruhsal hastalıkların gelişmesinde rol oynayabilir. Özellikle, bağırsaklarda aşırı büyüyen zararlı bakteriler ve bağışıklık sistemi ile etkileşimler, beyin fonksiyonlarını olumsuz etkileyebilir. Yüksek şekerli, işlenmiş gıda ve düşük lifli besinler bağırsak florasını bozabilir, bu da ruh halinin dalgalanmasına neden olur. Ruh sağlığının iyileşmesi için omega-3 yağ asitleri, vitaminler ve mineral açısından zengin gıdalar tüketmek önemlidir.