“Renk seçimlerim paletimdeki yerini alırken, içsel duygularımı ve sanatsal ifademi yansıtma amacını taşır” açıklamasında bulunan Hakan Esmer sözlerine şöyle devam etti: “Her bir renk, eserimin dili ve ruhunu oluşturur. Tonlar derinlik ve karmaşıklığı belirlerken, anlatmak istediğim hikâye, renklerin coşkusuyla muhteşem bir uyum içinde buluşur. Kullandığım renkler sadece teknik ve estetik kaygılarla sınırlı değildir; aynı zamanda izleyiciye aktardığı duygu ve hislerin sanatsal amacını taşır. Paletimde canlı renklerin ev sahipliği yapması doğaldır, çünkü yaşamın ritmi renkte atar, adeta tabiatın kendisi gibi. Bu ritim, renk seçimlerimin temel faktörüdür ve sanatsal gözle de bakıldığında, eserlerimin izleyiciye iletmeyi amaçladığı duygu ve düşüncelerin köprüsüdür.”
Eserlerinde soyutlama sürecinde neleri hayal ettiğini de aktaran Esmer “Eserlerimdeki soyutlama sürecinde, yaratıcılığımın temel kaynağı olan bir yolculuğa çıkma halini ön planda tutuyorum. Bu içsel yolculuk, bakış açımı genişletmek ve derinliklerdeki anlamları keşfetmek için gereken ilhamı sağlıyor. Coğrafyanın sunduğu renklerin ve doğal fenomenlerin benzersiz döngüsü, eserlerimin enerjisini ve canlılığını besleyen temel unsurlardan biridir. Doğanın doğal ışığıyla oynayan, zamana bağlı olarak değişen manzaralar, eserlerimin ruhunu oluşturan unsurlardır. Hareket halinin dinamizmi; eserlerimdeki canlılık ve enerjiyi artırırken dingin ve sade mevsimsel geçişler ise renklerin üzerinde huzur ve denge hissiyatı yaratır. Bu şekilde; soyutlama sürecim, içsel bir keşif yolculuğu olarak adlandırılabilir ve bu yolculuk, çevremdeki doğal ve manevi etkenlerden aldığım ilhamla güçlenir” açıklamasında bulundu.