Forumda konuşan Altun, dünyadaki birçok köklü medya kuruluşunun habercilik alanına yaptıkları yatırımları azaltmaya, sosyal medya kültürüne teslim olmaya başladığını vurgulayarak, "Bugün ne yazık ki dünyadaki birçok köklü medya kuruluşu, habercilik alanına yaptıkları yatırımları azaltmaya, sosyal medya kültürüne teslim olmaya ve teorik olarak dahi hakikatin tercümanlığı vazifesini bir sorumluluk olarak görmemeye başlamış durumdadır. Bu bağlamda birçok Batılı köklü medya kuruluşunun bilgi kaynağı olarak büyük oranda sosyal medyayı almaya başladığını ve mecralarını veri haberciliği yerine, içerikleri hızla değişen birer ilan panosuna dönüştürdüğünü görüyoruz. Buna mukabil, şuna emin olunuz ki bu süreç ülkemizin köklü medya kuruluşlarının direndiği, direnmeye çalıştığı bir süreçtir. Bugün, ülkemizin köklü medya kuruluşlarının geçmişten getirdikleri birikimlerini, kurumsal kapasitelerini günümüz medya ve habercilik sektörünün gereklerini karşılayacak yeniliklerle birleştirmek için ciddi gayret gösterdiklerine büyük bir memnuniyetle şahit oluyoruz" ifadelerini kullandı.

"İSRAİL'İN SOYKIRIM SUÇLARININ BELGELENMESİ İÇİN ULUSLARARASI KAMUOYUNU HAREKETE GEÇİRMEYE ÇALIŞIYORUZ"

İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına ilişkin konuşan Altun, "Bakınız şimdi Muhabir kitabını konuşuyoruz. Çok kısa bir süre önce ise İsrail'in dünyanın gözü önünde gerçekleştirdiği Gazze soykırımını anlatan Kanıt ve Tanık kitaplarının tanıtımını, Kanıt belgeselinin galasını gerçekleştirdik. Esas itibarıyla bütün bunlar, Muhabir de, Kanıt da, Tanık da aynı hakikat ve adalet mücadelesinin bir ürünüdür. Birbirini bütünleyen bir çabanın, aynı mesleki kaygıların ve ahlaki değerlerin bir ürünüdür. Biri olmadan diğeri tam olmaz, eksik kalır. Bilindiği gibi İsrail'in Gazze'de başlattığı soykırım operasyonunun başından beri Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde iki kulvarda yoğun çaba sarf ediyoruz. Bir yandan İsrail'in saldırılarının bir an önce durdurulması ve bölgedeki insanı krizin sona ermesi için çabalıyoruz. Diğer yandan ise İsrail'in soykırım ve savaş suçlarının belgelenmesi ve cezalandırılması için uluslararası kamuoyunu harekete geçirmeye çalışıyoruz. Bu iki çabanın kesişim noktasında hakikatperver medyamızın çok hayati bir vazife üstlendiğini söylemek boynumuzun borcudur" şeklinde konuştu.