Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar şu şekilde;

"Deniz Harp Okulumuzun bu gurur gününde sizlerle beraber olmaktan memnuniyet duyuyorum.Dün öncelikle Kara Harp Okulumuzda cami açılışı yaptık. Ardından da diploma törenimizi gerçekleştirdik.

Tabii bu yıl bizleri özellikle duygulandıran Kara Harp Okulu mezuniyetinde birinciliği yine bir kızımız almıştı. Bugün Deniz Harp Okulunda yine birinciliği bir kızımız aldı. Biraz sonra Hava Harp Okulunun mezuniyet töreninde yine birinciliği bir kızımız alacak.

Bu herhangi bir tesadüf değil. Kızlarımızın gerçekten harp okullarımıza olan ilgi ve alakası. Bunun neticesinde çalışmaları ve verdikleri mücadele bu mücadeleyle de hamdolsun kara, hava, deniz buralardaki alınan netice.

Şimdi de Deniz Harp Okulundayız. Siz bahriyelilerimizin mezuniyet sevincine iştirak ediyoruz. Bugün 410'u Türk ve 17'si misafir olmak üzere toplam 427 aslan parçasını Deniz Harp Okulumuzdan mezun ediyoruz. Her birinizi ayrı ayrı tebrik ediyor, alınlarınızdan öpüyor, yeni görev yerlerinizde Rabb'imden üstün başarılar niyaz ediyorum. Öncelikle fedakarlıkları özverili çabaları ve destekleriyle bu mutlu günü yaşamanıza vesile olan ailelerinizi kutluyorum.

Hava savunma sistemlerinde de kendimizi geliştiriyoruz.

Herkesin denizi ufku kadardır. Birileri Mavi Vatan'ı masal olarak görebilir. Birileri Türkiye'yi macera aramakla itham edebiliri. Hatta 'Türkiye'nin Libya'da, Somali'de Irak'ta Balkanlar'da Asya'da ne işi var?' diye işgüzarlığa da çıkabilir. Geçmişte olduğu gibi bugün de yarında Türkiye'nin mücadelesinden rahatsızlık duyabilirler. Biz bunların hiçbirine kulak asmayacağız. Gözümüzü hiçbir zaman ufuktan ayırmayacağız. Pergelin sabit ucunu ülkemizin sabit çıkarlarına sabitleyecek diğer ucunu tüm dünyaya yayacağız. Olabilen en geniş perspektifle olanı değerlendireceğiz.

TERCİH YAPMAK MECBURİYETİNDE DEĞİLİZ

Biz dünyanın 34 farklı ülkesinden 78 şehitliği olan bir ülkeyiz. Biz aynı zamanda Çanakkale Şehitliğinde Gazze'nin, Halep'in, Şam'ın, Kudüs'ün, Gümülcine ve Bağdat'ın evlatlarını misafir eden bir ülkeyiz. Komşumuz Irak'la, İran'la, Suriye ile 4 asır yönetimimiz altında olan Filistin'le ilgilenmemizi eleştirenler art niyetli değilse cahildirler. Türkiye'nin Suriye'de, Irak'ta, Katar'da ne işi var demek ufuksuzluktan tam anlamıyla bir akıl tutulmasıdır.

Bakınız burada şunu çok net ifade etmek isterim. Türkiye yönünü sadece Batı'ya dönerek menzili maksuduna varamaz. Türkiye doğu ile ve Batı ile ilişkilerini eş zamanlı bir şekilde geliştirirse, güçlü müreffeh itibarlı ve etkin bir ülke olabilir. Bunun dışında her yol Türkiye'ye fayda değil zarar verir, denklem dışına atar. Birilerinin iddia ettiği gibi Avrupa Birliği'yle Şangay İşbirliği Teşkilatı arasında bir tercih yapmak mecburiyetinde değiliz.

Sevgili Bahriyeliler, yükünüz ağırdır, mesuliyetiniz büyüktür. "