MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM Grup Toplantısında açıklamalarda bulundu.
Devlet Bahçeli'nin açıklamalarından satır başları:
Bazı maksatlı cahiller Türkiye Cumhuriyeti'nin Osmanlı'nın reddi mirası ile kurulduğunu söylese de bu iddia tamamen uydurma, nesnel tarihsel gerçekliklere terstir. Cumhuriyeti övmek demek onun öncesini gözden çıkarmak değildir.
Aziz Atatürk'e göre Cumhuriyet rejimi demokrasi sistemiyle devlet şekli demektir. Millet egemenliğine dayanması demokrasiyi sistem olarak benimsemesidir. Rejim ile hükümet sistemi arasındaki farkı çarpıtmak için kara propaganda yapanlar cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini hedef sistemine koymuşlardır. Gerçekte yegane değişen yönetim sistemidir. Rejim başka, hükümet ve yönetim sistemi başkadır. Türkiye'de rejimin adı cumhuriyettir, hükümet sisteminin adı cumhurbaşkanlığı yönetim sistemidir.
'KILIÇDAROĞLU KOMİK DURUMA DÜŞÜYOR'
Kılıçdaroğlu Türkiye'de demokrasi olmadığını söylüyor. Bu ülkeye gerçek demokrasiyi getireceklerini vaat ediyor. Bu değerlerin koruyucu aziz Türk milletidir. Kılıçdaroğlu'na kim ne söylüyorsa komik duruma düşüyor yanlışa sürüklüyor. Zihinleri fukara akılları ukaladır. Akıl hocalarını gözden geçirmesinde fayda vardır. Türkiye'de demokrasi vardır ve hakimdir.
Kılıçdaroğlu hem devlete hem de millete kazan kaldırmıştır. Böyle bir şahsın CHP Genel Başkanı olması inanılmayacak bir talihsizliktir. Türkiye'de milli irade vardır, egemenliğin sahibidir. Kılıçdaroğlu'nun gözü ile bakınca her şey rezalettir. Geçmişini unutan mankurttur. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün CHP ile yalnızca kuruluş yılları ile ilgili bağlantısı kalmıştır. CHP o eski CHP değildir. Herkesin iş ve aş sorunlarını çözmüş bir milli ekonomiyi, terörün kökünü kazımış ve felç etmiş bir bünyeyi, dünyaya Türkçe bakan bir dış politika mimarisini el birliği ile, Cumhur İttifakı ile sağlayacağız.
İrademiz ve gücümüz Büyük Türk Milleti'dir. Türkiye Cumhuriyet toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet içinde, Atatürk Milliyetçiliğine bağlı, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir. Laikliğin tahribatı ve tenkisatı imkansızdır. Bu milletin devletin varlığı ile kimin sorunu var ise bizim de onlarla sorunumuz sonuna kadar olacaktır. Alayını her cephede karşılayacağımız iyi bilinmelidir. Cumhurşiyet kolay kazanılmadı, işbirlikçi kalpazanlara bırakılmayacaktır. Cumhuriyete düşmanlık Cumhur'a düşmanlıktır. Cumhuriyet bedava kazanılmadı, sahibi millettir.
10 BÜYÜKELÇİDEN GERİ ADIM
ABD'nin resmi hesabından seviyesiz bir açıklama yapıldı. Devam eden bir davanın faili ile ilgili hukuksuz bir çağrıda bulunmuşlardır. Demokratik teamüller çiğnendi, Türkiye 10 büyükelçi tarafından hedef alındı. Yürüyen bir yargısal sürece müdahale gibi bir skandala imza atmışlardır.
Kısaca söylersek bu 10 büyükelçi Osman Kavala'nın serbest bırakılması için açıklama yapmıştır. Kılıçdaroğlu da aynısını seslendirmiş, İP Başkanı da yeşil ışık yakmıştır. Zalim bir üst akıl hem büyükelçileri ve Millet İttifakı'nı dürte dürte harekete geçirmiştir. Şirret bir oyun ve tehlikeli bir rol paylaşımı sözkonusudur. Türkiye'yi sıkıştırmak, bir sonraki tehditvari adımları tetiklemek için yapılmıştır. Emeller ortaya çıkmıştır. Bu harcın içinde CHP'den İP'ine kadar siyasi partilerin varlığı utanç kaynağpıdır. Kavala Soros'un kuryesi, Gezi Parkı olaylarının azmettiricisidir.
Soros uşağı olan Kavala 4 Ağustos 2015'te yapılan bir röportajda PKK'yı rasyonel politika üretmekle ifade etmiş, bu kadar gözü dönmüştür.
AYM'YE DEMİRTAŞ VE KAVALA TEPKİSİ
29 Aralık 2017'de AYM'ye daha sonra da AİHM'e başvuru yapmıştır. AYM 22 Mayıs 2019 tarihinde hukuka aykırı demiştir. AYM öyle bir hale gelmiştir ki, Türkiye'nin ne kadar kuyusunu kazan çapulcu varsa yanındadır. Osman Baydemir ile ilgili hak ihlali kararı veren, 30 bin TL tazminat ödenmesi kararını da AYM vermiştir. Şu adaletsizliğe bakın ki hem canımızı alıyorlar hem paramızı alıyorlar. Çünkü failin, katilin, teröristin hak ihlaline kaldığını iddia eden bir mahkemenin şehitlerimize, gazilerimize, yetimlerimize söyleyecek tek bir sözü olamaz.
Sorarım sizlere AYM kapanmasın da hak ve hukukun itibarı mı yok olsun. AYM kapanmasın da terörle mücadeleye sünger mi çekilsin. Demirtaş ve Kavala davasında hak ihlali kararı veren sözde hakimler gelsin bunu külahıma anlatsınlar. Haydi buyursunlar, FETÖ'cüler ile bölücüler ile ilgili süren mahkemeler kısa süre içinde sonuçlandırılmalıdır. Teröre yardım ve yataklık yapan vekillerin dokunulmazlıklarının süratle görüşülmesi gerekmektedir.
AİHM kararlarını uygulamayan Yunanistan'a hiçbir tepki gelmemektedir. 10 büyükelçi Sorosçu Kavala ile aynı mevziiye girerek adeta Türkiye muhtıra vermiştir. Bu bağımsızlığımıza kumpastır. Şayet G20 toplantısı öncesi Türkiye'ye mesaj vermek için büyükelçileri maşa gibi kullananlar varsa yel biçeceklerini söylemek isterim.
'HERKES HADDİNİ BİLSİN'
Viyana Sözleşmesi'nin 9 ve 41'inci maddelerini hatırlatan MHP lideri Bahçeli, "Hiçbir organ makam, merci veya kişi mahkemelere ve hakimlere talimat veremez. 10 büyükelçi hem demokratik ilişkiler hakkında Viyana Sözleşmesine hem de Anayasa'ya aykırı hareket etmişlerdir. Türkiye'de görev yapan dış misyonlar dahil hukukun üstünlüğü herkes için bağlayıcıdır. Her şey çok açıktır. 10 ülkenin büyükelçisi zaten istenmeyen adam haline gelmişlerdir. ABD'nin Ankara Büyükelçiliği'nden yapılan açıklamada Viyana Sözleşmesi'nin 41'inci maddesini teyit eder açıklama yapmıştır. Diğer büyükelçilerden de benzer açıklama gelmiştir. Sayın Cumhurbaşkanımızın cesur ve kararlı tutumu tarihi bir yanlışın düzeltilmesinde önemli bir dayanaktır. Türkiye kum torbası değildir, küstahların elinde oyuncak olmayacaktır. 18 Ekim bildirisinden geri adım atılması olumludur.
Bu Sorosçu'nun hükmü verilirse önce cezasını Türkiye'de çekmesi, sonra da vatandaşlıktan çıkarılarak 10 büyükelçiden birisinin ülkesine gönderilmesi zaruriyettir. Türkiye Cumhuriyeti'ni kendi çıkarları adına hiçbir dış misyon şefi nüfuzu altında tutamayacaktır. Herkes haddini bilsin, saygısızlığa tahammülümüz yoktur.
SURİYE-IRAK TEZKERESİ
Tezkereye ön şartsız evet diyeceğimizi kararlılıkla beyan ediyorum. Herkes tarafını belirlemelidir.
ABD'YE F-35 TEPKİSİ
ABD haydut devlet durumuna düşmek istemiyorsa ya paramızı ya uçakları vermekle yükümlüdür.