yeniakit.com.: BUĞRA KARDAN - ZEKERİYA SAY
Hukuksuzlukları, usulsüzlükleri, yolsuzlukları, başarısızlıklarıyla gündemde olan CHP’li belediyeler bir skandala daha imza attı. Karneleri kırıklarla dolu olan İzmir ve Adana’nın başını çektiği belediyelerin Gazze’ye bomba yağdırarak mazlum kanı akıtan İsrail’le kardeşlik protokolü imzaladıkları ortaya çıktı. AK Partili Bursa Büyükşehir Belediyesi Filistin’in El Halil şehriyle, Bağcılar Belediyesi Gazze’yle kardeş olurken CHP’li yerel yönetimlerin eli kanlı Siyonistlere yanaşmaları infial uyandırdı.
Türkiye’ye ve İslam dünyasına saldıranlarla aynı saftalar
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Tel Aviv’le, Adana Büyükşehir Belediyesi’nin Beerşeba’yla, Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin ve Edirne Belediyesi’nin Bat-Yam’la kardeşlik anlaşmasını sürdürmesi “Bay Kemal’in adamları eli kanlı İsrail’in yanında duruyor” şeklinde yorumlandı. 7 Haziran 2015 seçimlerinin akabinde PKK’nın siyasi şubesi HDP barajı aştığı için halka ‘şükür pilavı’ dağıtan, hakkında terör davaları açılmasını takiben soluğu yurt dışında alan Sur Belediyesi eski Başkanı Abdullah Demirbaş’la 2012’de dostluk protokolü imzalamakla kalmayan; Siyonist şehirlerle kardeşlik anlaşmaları yapan CHP’li yerel yönetimler için “Yeni bir skandala imza attılar”, Türkiye’ye ve İslam dünyasına saldıranlarla aynı saftalar” şeklinde tepkiler geldi.
Bursa Büyükşehir Belediyesi ANAP döneminde İsrail’in Herzliya şehriyle kardeşlik protokolü imzalamıştı. 1997’de yapılan anlaşma Tel Aviv yönetiminin kanlı saldırıları üzerine AK Parti döneminde, 2009’da yürürlükten kaldırıldı. Konuya ilişkin Akit’e konuşan Gazeteci Yazar Ekrem Kızıltaş, şu değerlendirmede bulundu:
BM’nin aleyhine aldığı kararlara aldırmayan bir ülke
“İsrail’in doğuşundan yani 1948’den bu yana vuran, kıran bombalayan, BM’nin aleyhine aldığı kararlara aldırmayan bir ülke olduğu görülüyor. Süper güçlerin laf edemediği bir ülke konumunda. Hukuk ve kanun tanımaz bir devlet statüsünde. Belediyeleriyle müşterek adımlar atılacak bir ülke de değil. Umarız CHP’li belediyeler bu hususu ele alır. Şu anki tablo İsrail’in kural dinlemediği, Gazze’ye bomba yağdırdığına işaret etmektedir. Kaldı ki İsrail’de sivil olup olmadığı dahi belli değildir. Tel Aviv yönetimi tarafından gençlere dahi silah verildiği ortadadır. Hülâsa ‘İsrailli belediyelerle fikir teatisinde bulunulur mu bulunulmaz mı’, ‘Tel Aviv ve Beerşeba şehirleri savaş makinesinin parçası mı yoksa değil mi’ sorularına cevap aranmalı. Hastane ve okul vuran bir ülkenin belediyeleriyle kardeşlik anlaşmalarını devam ettirmenin anlamı yok. Burada takip edilmesi gereken yol bellidir. O da İsrailli belediyelere ‘Siz kardeşlik anlaşması yapılacak ülke değilsiniz’ iletisini vermektir.”
AK Parti Adıyaman Milletvekili Mustafa Alkayış ise, şunları söyledi: “İsrail’in Gazze saldırılarının ardından TBMM, tüm siyasi gruplar Allah var göğsümüzü kabartacak duruş ortaya koydu. AK Parti’mizin hassasiyeti, Cumhurbaşkanı’mızın duruşu ortada. Diğer muhalefet partilerinin duruşları, Gazze saldırılarının akabinde ortak bildiriyi imzalamaları da kıymetli. Tabii bu bildiriyi imzalamak yetmez, somut adımlar atılmalı. Biz kendimizden sorumluyuz. Belediyelerimizin, teşkilatlarımızın, yöneticilerimizin duruşları net. Cumhurbaşkanı’mızın tabiriyle ‘Tüm dünya sussa da biz Kudüs’e sırtımızı dönmeyeceğiz.’ Tüm partileri, belediyeleri ve teşkilatları bu tavrı takınmaya davet ediyoruz. Kafa karışıklığı giderilmeli.
Filistin halkı meşru müdafaa hakkını kullanıyor
Burada işgalci güç var, toprağı, evi barkı zorla elinden alınan Filistin halkı var. Filistin halkı meşru müdafaa hakkını kullanıyor. Bir arada ve barış içinde yaşanabilir. Ecdadımız bu anlamda güzel bir örnek vermiş. Tüm ırkları, dinleri adaletle bir arada tutmuş. Biz de elimizden geleni yapmalıyız. Acının dinmesi için gerekli her adımı atmalıyız. Masumların, yaşlıların, kadınların, çocukların canlarına kast edenlere kayıtsız kalmamalıyız. Mazlumları hastanede şehit edenlere ses çıkarmalıyız. Şükür ki biz olanlara kayıtsız kalmıyoruz, ses çıkarıyoruz. Tüm partileri aynı tutumu sergilemeye çağırıyoruz. İnsan hak ve hürriyetlerini korumakla öne çıkan Birleşmiş Milletler, Avrupa Parlamentosu dahil tüm uluslararası teşkilatlar sınıfta kalmıştır. Türkiye olarak bizim duruşumuz yeni bir paradigmanın habercisidir. Herkesi kucaklayan, tüm ırkların ve dinlerin bir arada yaşatacak adalet merkezli anlayışı tarih ev ödevi olarak karşımıza koyuyor. Kudüs’ü savunmak çok önemlidir. Mescid-i Aksa her Müslüman için mühimdir, emanettir. Bu emanete sahip çıkmak zorunluluktur. Bizim belediyelerimiz, teşkilatlarımız, hükümetimiz Filistin halkının yanındadır. CHP’nin ve diğer partilerden de aynı duyarlılığı bekliyoruz.”