Beşiktaş JK Başkan Adayı Serdal Adalı, olağanüstü seçimli genel kurul öncesinde gazetecilerle bir araya gelerek Beşiktaş’ın yaşadığı sorunlara ve çözümlere dair fikirlerini basın mensuplarıyla paylaştı. Adalı, son bir aydır Beşiktaş’ın yakışıksız konularla muhatap olduğuna dikkat çekti ve şunlara değindi: ‘’Geldiğimiz bu noktada üzülerek ifade etmeliyim ki, özellikle son 1 ay içinde yaşadıklarımız maalesef Beşiktaş’ın itibarına leke düşürmüştür. Entrika, gerilim, bolca yalan ve Beşiktaş ismiyle hiçbir zaman yan yana gelmemesi gereken komisyon, sahte evrak ve saymakla bitmeyecek yakışıksız konular camiamızı kaos ortamına sürükledi. Maddi kayıplar, bir noktada sineye çekilebilir. Ancak, Beşiktaş’ımızın itibarına hiçbir şekil ve şartta leke getirilemez. 1 yıl önce göreve gelen yönetim kurulu ve profesyoneller, kendileri hakkında ortaya atılan her bir iddiaya yanıt vermek, Beşiktaş’ta herhangi bir yanlış ya da usulsüzlük yapılmadığını camiamıza kanıtlamak mecburiyetindedirler. Hatası olanlar varsa üstüne düşen sorumluluğu alarak kulübümüzün zararını tazmin etmek zorundadırlar.’’

‘’Sayın Yücel ölü taklidi yaptı’’

Konuşmasının devamında camiaya seslenen Serdal Adalı, ‘’İçinde bulunduğumuz bu kaos ortamıyla ilgili şu hususları da dile getirmek zorundayım. Sayın Aybaba ‘İmzamı taklit ettiler, benim haberim olmadan 5 milyon euroluk teklif yaptılar’ dedi. Genel Sekreter; ‘Bu teklifi Hüseyin Bey yaptırdı, başkan geri çektirdi’ dedi. O da tutup ‘Samet Hoca da menajerlere yetki belgelerini imza yetkisi olmamasına rağmen dağıttı’ dedi. Her gün başka bir televizyon ekranında Beşiktaş kulübünün belgeleri sıradan bir kağıt parçasıymış gibi rahat rahat gösterildi. Bazı yönetim kurulu üyeleri teker teker istifa etti, sonrasında ‘Geri çektik’ dediler. Şu andaki Başkan adayımız sayın Yücel ise bugüne kadar çıkıp bu konularla ilgili tek bir kelime etmedi ve tek bir açıklama dahi yapmadı. Tabir-i caizse hatta tam manasıyla ölü taklidi yaptı. Anlayacağınız; Beşiktaşlılara kurumsal yapı ve şeffaflık sözü verenler maalesef söylemlerinin tam tersini icra ettiler. O yüzden önce yaptıklarının hesabını vermeliler, sonra kulübün geleceğine dair belki bir iki kelime edebilirler’’ dedi.

‘’100 milyon Euro tutarında açığımız bulunuyor’’

Beşiktaş’ın tüm bu süreç içerisinde önemli gerçeklikleri olduğunu belirten Adalı, ‘’4 milyar TL daha artan bir borç yükümüz ve neredeyse tamamı 2025 Mayıs sonrasına ertelenen bonservis ödemelerinin olduğu bir tablo önümüzde duruyor. Bu verilere baktığımızda Beşiktaş’ın toplam borcu sadece 1 yılda yüzde 45 seviyesinde artış göstermiştir. Bu sezonun bütçesinde mayıs sonuna kadar yaklaşık 50 milyon Euro ve 2025 yılı Aralık sonuna kadar da ikinci bir 50 milyon Euro bir açık olduğunu görüyoruz. Toplam 100 milyon Euro tutarında bir açıktan bahsediyoruz. Öte yandan önümüzdeki 3,5 sene için tüm gelirlerimiz kırdırılmış ve 1 delikli kuruş dahi gelirimiz kalmamıştır. Kadro mühendisliği yapılmadan, futbolla alakalı her yöneticinin kendine göre bir transfer politikası uygulamasının sonucu olarak da geldiğimiz nokta ortadadır’’ diye konuştu.

‘’Yapamayacağım hiçbir şeyin sözünü vermedim’’

Tüm bu krizlerden dolayı mayıs ayını beklemenden Beşiktaş başkanlığına aday olduğuna vurgu yapan Adalı, ‘’Yaşadıklarımızla yüzleşip temiz, beyaz bir sayfa açmanın zamanı geldi de geçiyor bile. Geçtiğimiz seçim döneminde hakkımda yapılan bütün algı ve manipülasyonlara rağmen Beşiktaşlılara veremeyeceğim hiçbir hesap, Beşiktaş’a mahcup hissedeceğim hiçbir konu yoktur. Ben bugüne kadar bu camiaya yapamayacağım hiçbir şeyin sözünü vermedim, hayali olan hiçbir projeyi de camiamla paylaşmadım. Bunun karşılığında camiamızdan hep sevgi, güven ve teveccüh gördüm’’ dedi.

‘’Gerekli temizlikleri yaparak Beşiktaş’ı özüne döndüreceğiz’’

Bu süreçte gündemlerinin neler olacağına dair de bilgi veren Adalı, “En önemli önceliğimiz son 1 ay içinde zarar gören itibarımızı kendi içimizde onarıp, gerekli temizlikleri yaparak Beşiktaş’ı özüne döndürmek olacak. Darmadağın olmuş camiamızı bir an önce birleştirip, ayrıştırıcı söylemlerden kurtarıp, dünyanın birbirine bağlı en büyük camiası olduğunu göstereceğiz. Ekonomik olarak da süreklilik arz eden bir programı hayata geçirerek, sezonluk ve anlık kararlardan uzak duracağız. Bu sayede sürdürülebilir bir sportif başarı sağlayacağız’’ İfadelerini kullandı.

‘’Cafcaflı transferler yapılmasının imkanı yoktur’’

‘’Gelir getirecek yeni projeleri bir an önce hayata geçireceğiz’’ diyen Adalı, ‘’Bu projeleri hayata geçirmeden, Bankalar Birliği’ni ve yüksek faizli borçları kapatmadan, istikrarlı sportif başarı elde etmek mümkün değildir. Gelelim önümüzdeki 3.5 senede sürdürülebilir sportif başarı ve mali disiplin için neler yapacağımıza. Senelerdir konuştuğumuz ve her dönem dile getirdiğimiz altyapı düzenine dönüp, gerek Türkiye gerek Avrupa’daki genç Türk futbolcuları bulacak, hazır scout ekiplerimizin çalışması doğrultusunda takımımıza kazandıracağız. Örnek olarak 34 yaşında bir futbolcunun 30 milyon Euro’luk maliyeti altına girmektense, yaşları 18 – 24 arasındaki potansiyeli olan sporcuları transfer ederek genç bir kadro oluşturacağız. Geçtiğimiz seçimde duyduğumuz çeşitli yıldız transferleri, A plus hocaları, 4 senede Beşiktaş’ın borcunu kapatacak dijital projeleri ben de dahil kim telaffuz ediyorsa inanmayın. Beşiktaş’ta şu an itibariyle ne ışıklı şovlar ne de cafcaflı transferler yapılmasının imkanı yoktur’’ diye konuştu.

‘’Transferleri camiamızın ileri gelen iş insanları ve sponsorlarla çözeceğiz’’

Mevcut futbol takımı kadrosunun çeşitli bölgelerde transfer ihtiyacı olduğuna da dikkat çeken Adalı, ‘’2024 Ocak transfer döneminde yapacağımız transferleri camiamızın ileri gelen iş insanları ve sponsorlarla çözeceğiz ve kulübümüze ek bir mali külfet yüklemeyeceğiz. Geçtiğimiz 1 sene içinde transfer edilen sadece 5 futbolcunun maliyeti 100 milyon Euro’ya yakındır. Bundan dolayıdır ki Beşiktaş’ın kendi bütçesi üzerinden transfer yapması imkânsızdır’’ dedi.

‘’Beşiktaş ‘zeka’ dönemine girecek’’

‘’Camiamız için en doğru kararları alacağımızdan, en akılcı adımları atacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın’’ diye sözlerine devam eden Adalı, şunları söyledi: ‘’30 Aralık itibariyle Beşiktaş sportif ve finansal olarak tüm planlarıyla gerçekçi, sağlam ve ne yaptığını bilen bir ‘ZEKA’ dönemine girecek. Beşiktaşlılar, canları gibi sevdikleri, gözlerinden sakındıkları kulüplerini bizlere gönül rahatlığıyla emanet edebilirler. Ulu önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kulübünü, Cumhuriyetin şanlı Beşiktaş’ını hak ettiği konuma ulaştıracağız.’’