Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş'ın mesajı şöyle:
"Yüce dinimiz İslam'a göre her insanın yaratılıştan sahip olduğu temel hakları ve özgürlükleri vardır. Kadın ve erkek, kulluk ve haklar bakımından müsavi kılınmıştır ve her ikisi de farklı vasıflarla donatılarak birbirleriyle tamamlanmışlardır.
Bu sebeple Hz. Âdem'den bu yana bütün peygamberler, insanları ötekileştiren, aşağılayan, onur ve haysiyetini ayaklar altına alan anlayışlarla mücadele etmişlerdir. Fert, toplum ve insanlık açısından tarihin en büyük ahlak ve hukuk inkılabını gerçekleştiren İslam dini kadına hak ettiği değeri teslim etmiş, ona yönelik ayrımcılık ve haksız uygulamaları yasaklamıştır. Rahmet yüklü mesajlarıyla kadına yönelik şiddeti reva gören hür türlü düşünceyi, inanışı, gelenek ve töreyi reddetmiştir.
Peygamber Efendimiz (s.a.s), bir insan hakları bildirisi olan Veda Hutbesi'nde, kadınların haklarını gözetmeyi, bu hususta Allah'ın belirlediği ölçülere uymayı, kadın ve erkeklerin birbirlerinin haklarına riayet etmeleri gerektiğini insanlığa bir ölçü olarak açıkça beyan etmiştir.
Bugün ne yazık ki yeryüzünün birçok bölgesinde telafisi mümkün olmayan yıkımlar yaşanmakta, haksız yere birçok insan öldürülmekte; şehirler, medeniyetler, kültürler, insani değerler savaşlarla yok edilmektedir. Hiçbir ayırım gözetmeksizin bütün insanlığı tehdit eder hale gelen şiddet sarmalının ve insanoğlunun anlamsız ihtirasları sonucu yaşanan zulmün bedelini ise en ağır biçimde kadınlar ve çocuklar ödemektedir.
Bu sebeple yüreklerde merhametin, yeryüzünde adaletin, hakkın, hakikatin hâkim kılınması için çalışmak ve insan onurunu zedeleyen her türlü oluşum, yaklaşım ve anlayışla mücadele etmek her birimizin ortak sorumluluğudur.
Bu itibarla, “8 Mart Dünya Kadınlar Günü”nün, vicdanları harekete geçiren bir duyarlılığa ve bu alanda yaşanan sorunların ve sıkıntıların çözümüne vesile olmasını; savaşın, şiddetin, yoksulluk ve yoksunluğun mağdur ettiği nice kadına umut olmasını temenni ediyorum."