Çalışanların yarısı üzgün Fortune’dan Emma Burleigh ve Brit Morse’un haberine göre, bazı şirketler bu seçim döngüsü boyunca sakin bir ofisin nasıl korunacağına dair planlar yaptı ancak sonuçlar açıklandı ve Amerika genelindeki iş yerleri farklı bir olguyla karşı karşıya gibi gözüküyor: “Sonuçlardan harap olmuş çalışanlar.”
Bu seçimin gidişatı birçok Amerikalı için özellikle acı verici oldu ve insanlar Trump’ın belirli konulardaki söylemlerini ve sicilini göz önünde bulundurarak gelecek birkaç yıl için endişeli. Trump, orduyu göçmenleri sınır dışı etmek için kullanmak ve ABD'nin Meksika sınırına gözaltı kampları kurmak istediğini söyledi; düşmanlarının peşine düşmekten bahsetti ve ulusal kürtaj hakkını güvence altına alacağını ifade etti. Rising Team'in CEO'su Jennifer Dulski, “Bu seçime girerken ülke neredeyse yarı yarıya bölünmüştü. Yani bu, iş yerlerimizdeki insanların yarısının bugün çok üzgün olduğu anlamına geliyor. İnsanlar üzgün ancak her iki şekilde de bunun olması kaçınılmazdı. Bu nedenle işverenler için anahtar, ‘Bunun üstesinden nasıl gelirim?’ diye düşünmek” diyor.
Çalışanlara ihtiyaç duymaları halinde esneklik veya izin verin Ülkenin yarısından biraz daha azı bu seçimin sonuçlarından dolayı üzülecek; bu yüzden çalışanlara ihtiyaç duymaları halinde daha fazla esneklik veya izin vermek önemli. Liderlik danışmanlık şirketi DHR Global'de yönetici olan Jeanne Branthover, çalışanlara biraz hareket alanı tanımanın liderlerin bu haftaki ana önceliği olması gerektiğini söylüyor. Branthover, “Liderlerin gerçekten istikrarsız duyguların yaşandığını fark etmeleri ve çalışanlara ihtiyaç duydukları esnekliği sağlamaları gerekiyor. İzin verin, yeniden toparlanın, enerji toplayın, neye ihtiyaçları varsa onu yapın. Ayrıca, çalışanlarınıza uzaktan çalışma veya belki de çalışmama esnekliği sağlayın” diyor. Çalışanların uzaktan oturum açmalarına izin vermek de çalışanların ruh sağlığı söz konusu olduğunda bulmacanın bir diğer parçası olarak beliriyor. Ulusal Ruhsal Hastalıklar Birliği’nde (National Alliance on Mental Illness) kamu politikası direktörü olan Angela Kimball, liderlerin çalışanlarına ve evde kendi kendini düzenleme yeteneklerine güvenmeleri gerektiğini söylüyor. Kimball, “Sadece insanların köpeklerini gezdirmekten, kedilerini sevmekten, doğada yürüyüşe çıkmaktan biraz teselli bulduğunu kabul edin. Bu küçük şeyler aslında günü atlatmamıza yardımcı oluyor” şeklinde konuşuyor.
Çalışanların iş yükünü hafifletmeye yardımcı olun Çalışanlara yardımcı olmanın bir diğer pratik yolu, Mercy Üniversitesi Sosyal ve Davranış Bilimleri Okulu Dekanı Stuart Sidle’a göre, stresin yüksek olduğu dönemlerde gereksiz toplantıları veya zorunlu olmayan işleri sınırlamak. Bu toplantılar ayrıca gerginliği daha da artırma gibi istenmeyen bir etkiye de sahip olabiliyor. Sidle, “Gereksiz toplantılar seçim hakkında verimsiz öfke patlamalarına yol açabilir ve kapsayıcı olmayan bir ortam yaratabilir. Bunun yerine, şirket liderlerinin yüksek öncelikli görevlere odaklanmaları ve acil olmayan konularda çalışanlara bir mola vermeleri gerekiyor” diyor.
Çalışanlara ruh sağlığı hizmetlerini hatırlatın NFP'de insan sermayesi çözümleri başkanı Maria Trapenasso da, "Daha önce yapmadıysanız, bu hafta çalışanlara, hangi ruh sağlığı hizmetlerinin kullanılabilir olduğunu ve acil yardım için kiminle iletişime geçmeleri gerektiğinin hatırlatılması için iyi bir zaman olabilir” diyor. Trapenasso, “Onlara telefon numaraları verin, bağlantıları iletin, toplu e-postalar gönderin. Onlara bununla başa çıkmak için ihtiyaç duydukları bilgileri verin çünkü birçok çalışan danışmanlara erişimlerinin olduğunu veya gerektiğinde bir yetkiliyle konuşabilme yeteneklerinin olduğunu bile bilmiyor” diyor. Trapenasso, “Yapabileceğiniz en kötü şey, çalışanlarınızın kendi başlarına nasıl yardım alacaklarını bildiklerini varsaymak. Gerçekten onlarla ilgilenin ve proaktif olun” diye ekliyor. Sakin olun ama duygusuz olmayın Çalışanların işyerinde psikolojik olarak güvende hissetmelerinin ise çok önemli olduğu düşünülüyor. Skillsoft'ta küresel koçluk başkanı Leena Rinne, “Lideriniz, eşiniz de dahil olmak üzere hayatınızdaki herkes kadar ruh sağlığınızı etkileyebilir” diyor. Neuroleadership Institute'ta yetenek ve performans uygulamaları başkanı Christy Pruitt-Haynes ise yöneticilerin veya iktidardaki diğer kişilerin kendi ‘sevinçleri veya üzüntüleri’ üzerinde durmasının da kötü bir görüntü olduğunu belirtiyor. Pruitt-Haynes, “Bu, bir organizasyon olarak gelip 'Hepimiz bundan heyecan duyuyoruz çünkü belki daha düşük kurum vergilerimiz olur veya buna benzer şeyler olur' deme zamanı değil” diyor. Patronların, insan olmaktan ve kendini kötü hisseden çalışanlara empati göstermekten kaçınmaması gerekiyor. O.C. Tanner'in CPO'su Mindi Cox, bu hafta başında çalışanlarına bunun stresli bir zaman olduğunu kabul ettiğini söyleyen bir mesaj gönderdiğini söylüyor. Cox, gönderdiği e-postayı tarif ederken, “Bunu kabul etmek istiyoruz ve sadece nasıl hissediyorsanız öyle hissetmenizin sorun olmadığını söylemek istiyoruz. Siz ve sevdikleriniz için kaynaklarımız var, biraz ek desteğe ihtiyacınız olduğunu düşünüyorsanız, bunları sunmaya hazırız” açıklamasını yapıyor.