İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, yatırımcılar için en büyük teşviki, istikrarlı bir ekonomi politikası uygulanacağı inancı oluşturduğunu belirterek, "Türkiye'ye, 2025'te bu yıldan daha güçlü yabancı kaynak girişinin olacağını düşünüyorum. Hem uzun vadeli yatırımda hem Türkiye'ye nakit ve kaynak akışında 2025, 2024'ten daha olumlu bir görüntü verecek." dedi.
Erdal Bahçıvan, küresel ekonomide bir dezenflasyon dönemine girildiğini belirterek, enflasyondaki alışkanlıklar ve direncin çok kolay değişmediğini ama her şeye rağmen dezenflasyon noktasında bir ivme kaydedildiğini söyledi.
Gelecek aylardan itibaren başta Avrupa Birliği ülkelerinde olmak üzere enflasyonun düşeceği ve faiz indirimlerinin güçlü şekilde gündeme gelebileceğini aktaran Bahçıvan, "Avrupa Birliği'nde bunu zaten ufak ufak görmeye başladık. ABD'de buna uygun bir sürecin başlayabileceğine dair bir izlenim var." diye konuştu.
Bahçıvan, dünyada gelecek yıl belirsizliklerin söz konusu olabileceğine işaret ederek, "AB'nin iki temel ülkesinde, Fransa ve Almanya'da, oluşan politik belirsizlikler AB'nin nereye evrileceği noktasındaki en önemli soruların cevabını oluşturacak. Trump döneminin eğer daha korumacı ve kapalı bir ekonomi olması giderek güçlü bir söylem haline gelirse tam anlamıyla öngöremeyeceğimiz birtakım başka soru işaretlerini de beraberinde getirebilir." şeklinde konuştu.
Türkiye'nin Amerika pazarında da Çin'den dolayı yer kapıp kapmayacağının zamanla görüleceğini dile getiren Bahçıvan, "Çin'in rakip pazarlarda Amerika'dan kaybettiği pazarı fiyat indirerek karşımıza çıkıyor olması bize önemli bir rekabet dezavantajı yaratacaktır. İhtiyatlı gidilmesi gereken bir dünya gerçeği var önümüzde. Fırsatlar da var ama çok hızlı değişebilecek olan tehditlerin de olduğunu gözden kaçırmamak gerekiyor." ifadelerini kullandı.
Bahçıvan, geçen yılın OVP açısından değerlendirildiğinde en olumsuz tarafının enflasyon olduğunu kaydederek, "Enflasyon hala daha katı bir direnç göstermeye devam ediyor ama cari açık tarafında beklenenden çok daha iyi bir durum var. İşsizlik tarafı çok dengeli ve stabil gitti. Bütçe açığı deprem harcamaları meselesinden dolayı hemen hemen hedefe uygun şekilde yer alıyor. Enflasyon mücadelesinin olduğu bir süreçte büyümeye de çok fazla odaklanmamak lazım. Belli bir aşamasını başardığımız ama daha gitmemiz gereken çok daha uzun bir yol olan enflasyonla mücadele gerçeği var. O nedenle 2025'in en önemli gündemi ve çözüm bulmamız gereken konusu enflasyonu hayatımızdan çıkarmak." değerlendirmesinde bulundu.
Enflasyonla mücadele edilirken ciddi fedakarlıkların olması gerektiğini aktaran Bahçıvan, programın hedefine ulaşmasına dönük en büyük gayreti sanayi ve üretim kesiminin gösterdiğinin altını çizdi.
Bahçıvan, sanayi dünyası olarak finansal istikrarın sağlanması ve enflasyonun ortadan kalkması için fedakarlık ve sabır gösterme noktasında kararlı olduklarını aktardı.
Erdal Bahçıvan, finansmana erişim noktasında Eximbank kredilerinde bir miktar daha artış olmasının, TL reeskont kredilerinin ucuzlamasının, döviz reeskont kredilerinde açılmanın, KOBİ'lerin üst sınırlarında bir yumuşamanın ve istihdam odaklı belli sektörlerdeki maliyetin bir nebze daha düşürülmesinin gündeme alınacağına inandığını ifade etti.
Türkiye'ye 2025'te daha güçlü yabancı kaynak girişi olacak
İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, "Türkiye'ye, 2025'te bu yıldan daha güçlü yabancı kaynak girişinin olacağını düşünüyorum" dedi
İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, yatırımcılar için en büyük teşviki, istikrarlı bir ekonomi politikası uygulanacağı inancı oluşturduğunu belirterek, "Türkiye'ye, 2025'te bu yıldan daha güçlü yabancı kaynak girişinin olacağını düşünüyorum. Hem uzun vadeli yatırımda hem Türkiye'ye nakit ve kaynak akışında 2025, 2024'ten daha olumlu bir görüntü verecek." dedi.
Erdal Bahçıvan, küresel ekonomide bir dezenflasyon dönemine girildiğini belirterek, enflasyondaki alışkanlıklar ve direncin çok kolay değişmediğini ama her şeye rağmen dezenflasyon noktasında bir ivme kaydedildiğini söyledi.
Gelecek aylardan itibaren başta Avrupa Birliği ülkelerinde olmak üzere enflasyonun düşeceği ve faiz indirimlerinin güçlü şekilde gündeme gelebileceğini aktaran Bahçıvan, "Avrupa Birliği'nde bunu zaten ufak ufak görmeye başladık. ABD'de buna uygun bir sürecin başlayabileceğine dair bir izlenim var." diye konuştu.
Bahçıvan, dünyada gelecek yıl belirsizliklerin söz konusu olabileceğine işaret ederek, "AB'nin iki temel ülkesinde, Fransa ve Almanya'da, oluşan politik belirsizlikler AB'nin nereye evrileceği noktasındaki en önemli soruların cevabını oluşturacak. Trump döneminin eğer daha korumacı ve kapalı bir ekonomi olması giderek güçlü bir söylem haline gelirse tam anlamıyla öngöremeyeceğimiz birtakım başka soru işaretlerini de beraberinde getirebilir." şeklinde konuştu.
Türkiye'nin Amerika pazarında da Çin'den dolayı yer kapıp kapmayacağının zamanla görüleceğini dile getiren Bahçıvan, "Çin'in rakip pazarlarda Amerika'dan kaybettiği pazarı fiyat indirerek karşımıza çıkıyor olması bize önemli bir rekabet dezavantajı yaratacaktır. İhtiyatlı gidilmesi gereken bir dünya gerçeği var önümüzde. Fırsatlar da var ama çok hızlı değişebilecek olan tehditlerin de olduğunu gözden kaçırmamak gerekiyor." ifadelerini kullandı.
Bahçıvan, geçen yılın OVP açısından değerlendirildiğinde en olumsuz tarafının enflasyon olduğunu kaydederek, "Enflasyon hala daha katı bir direnç göstermeye devam ediyor ama cari açık tarafında beklenenden çok daha iyi bir durum var. İşsizlik tarafı çok dengeli ve stabil gitti. Bütçe açığı deprem harcamaları meselesinden dolayı hemen hemen hedefe uygun şekilde yer alıyor. Enflasyon mücadelesinin olduğu bir süreçte büyümeye de çok fazla odaklanmamak lazım. Belli bir aşamasını başardığımız ama daha gitmemiz gereken çok daha uzun bir yol olan enflasyonla mücadele gerçeği var. O nedenle 2025'in en önemli gündemi ve çözüm bulmamız gereken konusu enflasyonu hayatımızdan çıkarmak." değerlendirmesinde bulundu.
Enflasyonla mücadele edilirken ciddi fedakarlıkların olması gerektiğini aktaran Bahçıvan, programın hedefine ulaşmasına dönük en büyük gayreti sanayi ve üretim kesiminin gösterdiğinin altını çizdi.
Bahçıvan, sanayi dünyası olarak finansal istikrarın sağlanması ve enflasyonun ortadan kalkması için fedakarlık ve sabır gösterme noktasında kararlı olduklarını aktardı.
Erdal Bahçıvan, finansmana erişim noktasında Eximbank kredilerinde bir miktar daha artış olmasının, TL reeskont kredilerinin ucuzlamasının, döviz reeskont kredilerinde açılmanın, KOBİ'lerin üst sınırlarında bir yumuşamanın ve istihdam odaklı belli sektörlerdeki maliyetin bir nebze daha düşürülmesinin gündeme alınacağına inandığını ifade etti.
EKONOMİ Haberleri
20.12.2024 - 16:32
20.12.2024 - 15:25
20.12.2024 - 15:02
20.12.2024 - 13:35
20.12.2024 - 13:19
20.12.2024 - 12:30
20.12.2024 - 11:36
20.12.2024 - 11:05
20.12.2024 - 10:49
20.12.2024 - 10:46