GÜNDEM
26 Aralık 2024, Perşembe, 13:06

Milli Savunma Bakanlığı'nda (MSB) düzenlenen basın bilgilendirme toplantısında, gündeme dair çok önemli değerlendirmelerde bulunuldu.

MSB kaynaklarından Suriye ile ilgili yapılan açıklamada "Suriye’deki yeni yönetimin tek ordu çağrısını ve çalışmalarını desteklediğimizi, Suriye yönetimiyle terörle mücadele konusunda ortak çalışma arzusunda olduğumuzu, Suriye’nin ve bölgemizin geleceğinde DEAŞ, PKK/YPG ve uzantıları dâhil hiçbir terör oluşumuna yer olmadığını ve bunlara izin vermeyeceğimizi bir kez daha vurguluyoruz." ifadeleri kullanıldı.

Terör örgütü PKK/YPG’nin silah bırakmaktan başka şansı olmadığını vurgulayan kaynaklar, “Ya silah bırakacak ya da yok olacaklar” ifadesini kullandı.

MSB kaynakları, son bir hafta içerisinde 17’si Irak 55’i Suriye harekât alanlarında olmak üzere teröristler tarafından 72 taciz ve saldırı girişiminde bulunulduğunu duyurdu.

Bölgedeki sivillere de zarar veren bu taciz ve saldırılara anında ve misliyle verilen karşılık ve devam eden operasyonlarla Irak ve Suriye’nin kuzeyi dâhil son bir haftada 62 teröristin etkisiz hâle getirildiği bildirildi.

Böylece yıl içerisinde etkisiz hâle getirilen terörist sayısı 3.021'e yükseldi.

Milli Savunma Bakanlığı kaynakları, yeni dönemde Suriye’nin savunma ve güvenliğine destek kapsamında Türk Silahlı Kuvvetleri’nin rolünün ne olacağına dair sorulara şu cevabı verdi:

Komşumuz Suriye’deki yeni yönetimin devlet organlarını işler hale getirme çabalarını takip ediyor ve destekliyoruz. Sn. Cumhurbaşkanımızın direktifleri doğrultusunda, iki ülke arasında stratejik ilişkiler kurulması ve çeşitli alanlarda işbirlikleri tesis edilmesine yönelik  muhataplarımızla girişimlerde bulunulacaktır. Bu çerçevede, savunma alanındaki işbirlikleri, sadece güvenliğimizin pekiştirilmesi değil, aynı zamanda bölgesel barış ve huzurun tesis edilmesi adına kritik öneme sahiptir. TSK, Suriye halkının yanında durmaya ve bu geçiş sürecinde de kendi görev alanına giren hususlarda destek olmaya devam edecektir. Dışişleri Bakanlığımızın koordinesinde hazırlıklarımız devam ediyor. Suriye’deki devlet organlarının işler hale gelmesi sonrasında muhataplarımızla karşılıklı görüşmeler yaparak hazırlanacak yol haritasına göre hareket edilecektir.  

Milli Savunma Bakanlığı kaynakları, Suriye’deki son duruma ilişkin sorular üzerine şunları söyledi:

Suriye’de yeni bir döneme girilmiştir. Suriye artık Suriyelilerindir. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da biz yine Suriye halkının yanında olmaya devam edeceğiz. Bu kapsamda; terörle mücadeleden taviz vermeden, Suriye’nin toprak bütünlüğü, siyasi birliği, güvenlik ve istikrarının sağlanması için yeni yönetimle yakın iş birliği ve koordinasyon içerisinde olacağız.

Münbiç ve Tişrin Barajı’nın kontrolü tamamen Suriye Milli Ordusu'ndadır. Terör örgütü son çırpınışlarını yaptığından bilinçli bir dezenformasyon yaparak kamuoyunda algı yaratmaya çalışmaktadır. Terör örgütü tarafından bu bölgelerde ilerleme kaydedildiğine dair açıklamaların sahadaki gerçeklikle ilişkisi yoktur. 

Kendini iyi bir durumda göstermeye çalışan terör örgütünün yalanlarına inanmamak gerekmektedir. PKK/YPG terör örgütü ya silah bırakacak ya da yok olacaktır. Terör örgütünün içinde yer alan ve Suriye vatandaşı olmayanlar Suriye’yi terk edecekler. Suriye vatandaşı olanlar da silahı bırakacak ve yeni sisteme entegre edilip edilmeyecekleri veya nasıl entegre edilecekleri Suriye yönetimi tarafından belirlenecektir. Yaptığımız açıklamalarla ve yeni Suriye yönetimiyle gerçekleşen görüşmelerde terör örgütünün silah bırakmaktan başka şansı olmadığını, bu konuda kararlılığımızın tam ve kesin olduğunu aktarıyoruz. Bu konuda yeni Suriye yönetimi ile fikir birliğinde olduğumuzu müşahade etmekteyiz.

Bakanlık kaynakları, Fransa’ya ait bir savaş uçağının Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin hava sahasını ihlal etmesiyle ilgili olarak şunları söyledi:

KKTC’nin güvenliğine tehdit oluşturabilecek her türlü gelişmeyi yakından takip ediyoruz. Fransa’ya ait uçuşların bölgede yakından takip edildiği ve koordine içerisinde bulunulduğunu ifade etmek isteriz. Bahse konu olay hakkında Fransa Askeri Ataşesi Bakanlığımıza davet edilmiş ve bölgedeki hassasiyetlerimiz aktarılmıştır. İletişim kanalları açık tutularak Fransız muhataplarımızla gerekli değerlendirme yapılmaktadır. Uluslararası hukuka aykırı şekilde yapılan tüm faaliyetlere karşı KKTC’nin güvenliğinin sağlanması, hak ve menfaatlerinin korunması için gerekli askeri ve siyasi tedbirleri almayı sürdürüyoruz. Geçmişte olduğu gibi bugün ve yarın da garanti ve ittifak anlaşmaları çerçevesinde Kıbrıs Türklerinin güvenliği, huzuru ve refahı için gereken tedbirleri her ne pahasına olursa olsun almaya devam edeceğiz.