Ömer Çelik'in açıklamalarından satır başları:
Cumhurbaşkanımızın Ukrayna krizi ile ilgili mesaisi var. Ateşkesin sağlanması için görüşmeler devam ediyor.
Bir ülkenin diğer ülkeyi işgal etmeye kalkarsa o zaman her ülkenin bir başka ülkelerle iddiaları var. Doğru olmaz. Temel prensiplere göre hareket etmeye devam ediyoruz. Haksız girişimlerin karşısındayız. Tarafımız prensiplere dayalı.
Bu savaş başlayana kadar vizyonsuzluk ortaya kondu diğer ülkelerden.
Türkiye ile ilgili açıklamalarda Türkiye'nin pozisyonunun kritik olduğunu ifade ediyorlar. Önemli olan bu imkanın kullanılmasıydı. Barış için yeterli destek verilmemesinin bedeli ödeniyor.
Saldırılar başladıktan sonra bütün taraflarla Cumhurbaşkanımız görüşmeye devam ediyor.
İlk müzakerelerden olumsuz bir tablo çıktı. Tabi ki bir egemen ülkeden toprağının parçasını istemek. Silahsızlanmasını istemek rasyonel bir yaklaşım değil.
Birleşmiş Milletler yaptırımlarına katılmış Türkiye, her ülkenin tepki mekanizması farklıdır. Burada tabi her zaman olduğu gibi psikolojik harekatlar ortaya çıkıyor.
"UKRAYNALILARA KAPILAR AÇILIRKEN..."
Avrupa'nın Ukraynalıları kabul etmesini takdirle karşılıyoruz. Sürdürmesi gerektiğini altını çiziyoruz.
Unutmamak gerekir ki insan hakları bir bütündür. Ukraynalılara bu kapılar açılırken öte yandan Yunanistan'ın göçmenleri ölüme iten yaklaşımları devam ediyor. Görmezden geliniyor.
İnsan haklarının sarışın mavi gözlü, siyah tenli diye ayrım gösterilmez. Bu durumda Avrupa'da insan haklarını savunmanın anlamı kalmaz. Son derece utanç verici.
Suriye'de insanlar ölürken elini kolunu kıpırdatmayanların çelişkinin belirginleşmesi açısından üzerinde düşünülmesi durumdur.
Ukrayna'daki vatandaşlarımızın tahliyesi sürüyor. Bu notkada çalışmalar devam ediyor.
MONTRÖ AÇIKLAMASI
Türkiye bu işgali bir savaş olarak tanımladı. Burada iki tane konu var. Birincisi Montrö'nün yaptırımları, Türkiye'nin takdirine bırakılmış bir konu varsa, Türkiye hiçbir şekilde savaşı derinleştirecek bir tutumun içerisine girmeyecektir. Kimsenin yalan haber yapmaması, bu acıyı manipüle etmemesi gerekir.
Türkiye bir tarafıyla tarih boyunca güçlü bir Avrupa devletidir. Yüz yıldır da demokrasi ile yönetiliyor.
AB MEKANİZMASINI BOZDULAR
Türkiye, Avrupa Birliği ülkesi birçok ülkeden daha çok kriterlere uygun bir ülkedir. AB mekanizmasını bozdular. Türkiye ile fasıl açma konusunu bile müzakereye sundular. Fasıl açmayarak Türkiye'nin kriterleri yerine getirmesini engelliyorlar. Türkiye Avrupa Birliği'ne yük olacak değil gerçek yörüngesine oturtacak bir güçtür.
Türkiyesiz NATO olmaz. NATO Güvenlik konseptine bakın, içinden Türkiye'yi çıkardığınızda tüm sistem çöker. Macron, bir kaç sene evvel NATO'nun beyin ölümü gerçekleşti diyor.
TÜRKİYE'SİZ NATO OLMAZ
Birkaç sene evvel Fransa başta olmak üzere Türkiye'nin NATO üyeliğini tartışmasına açmışlardı. Türkiye'siz NATO olmaz. Tüm NATO güvenlik mimarisi çöker.
Müttefiklerimiz pozisyonumuzu neden soruyor? Türkiye2nin sonuç belirleyici olduğunu bildiğiniz için soruyorsunuz. NATO ittifakının güçlenmesinden bahsederken Türkiye'ye uygulanan tek bir çivi ambargosu bunu yapan ülkelerin ve NATO'nun güvenliğine darbedir.
TÜRKİYE'DE MÜZAKERE ÇAĞRISI
Ukrayna İstanbul kadar başka ülkelerin de merkezi olabileceğini söyledi. Türkiye'nin arabuluculuk açısından pozisyonu nettir. Barışa katkı vermeye hazırdır. Bizim açımızdan önemli olan Türkiye'nin kazan kazan formülüne uygun birikimi. Ateşkese kim katkı sağlayacaksa ölümleri kim engelleyecekse takdirle karşılarız.
KILIÇDAROĞLU'NUN GÜVENLİK ZİRVESİ'NE ELEŞTİRİSİ
Kriz zamanlarında en büyük eziyet CHP hakkında konuşmak oluyor. Burada doğrudan siyaseti hedef alan sözlere cevap vermek zorunda kalıyoruz. Türkiye'nin güvenliği açısından karşımızdaki ülkelerden duymadığımız sözleri CHP'den duyuyoruz. Keşke önerilerde bulunulsa yaklaşımlar ortaya konsa. Onun yerine kendi hükümetini karşıya alan şeyler söyleniyor.
Benimle ilgili neden devlet adına konuşuyor denmiş. Dışişleri sitesinde duran doğru bilgi adına devlet kurumlarını yıpratmayın diye açıklamalarda bulunuyorum. Bulunmaya devam edeceğim. Devlet adına konuşmaksa tabi ki devletimi savunmaya devam edeceğim.
Ömer Çelik'ten Batı'ya ırkçılık tepkisi: 'Bunların hepsi utanç verici'
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Çelik, "İnsan olmak sarışın, mavi gözlü ya da siyah tenli gibi alt kriterlere koyulamaz. Bunların hepsi utanç verici" dedi.
Ömer Çelik'in açıklamalarından satır başları:
Cumhurbaşkanımızın Ukrayna krizi ile ilgili mesaisi var. Ateşkesin sağlanması için görüşmeler devam ediyor.
Bir ülkenin diğer ülkeyi işgal etmeye kalkarsa o zaman her ülkenin bir başka ülkelerle iddiaları var. Doğru olmaz. Temel prensiplere göre hareket etmeye devam ediyoruz. Haksız girişimlerin karşısındayız. Tarafımız prensiplere dayalı.
Bu savaş başlayana kadar vizyonsuzluk ortaya kondu diğer ülkelerden.
Türkiye ile ilgili açıklamalarda Türkiye'nin pozisyonunun kritik olduğunu ifade ediyorlar. Önemli olan bu imkanın kullanılmasıydı. Barış için yeterli destek verilmemesinin bedeli ödeniyor.
Saldırılar başladıktan sonra bütün taraflarla Cumhurbaşkanımız görüşmeye devam ediyor.
İlk müzakerelerden olumsuz bir tablo çıktı. Tabi ki bir egemen ülkeden toprağının parçasını istemek. Silahsızlanmasını istemek rasyonel bir yaklaşım değil.
Birleşmiş Milletler yaptırımlarına katılmış Türkiye, her ülkenin tepki mekanizması farklıdır. Burada tabi her zaman olduğu gibi psikolojik harekatlar ortaya çıkıyor.
"UKRAYNALILARA KAPILAR AÇILIRKEN..."
Avrupa'nın Ukraynalıları kabul etmesini takdirle karşılıyoruz. Sürdürmesi gerektiğini altını çiziyoruz.
Unutmamak gerekir ki insan hakları bir bütündür. Ukraynalılara bu kapılar açılırken öte yandan Yunanistan'ın göçmenleri ölüme iten yaklaşımları devam ediyor. Görmezden geliniyor.
İnsan haklarının sarışın mavi gözlü, siyah tenli diye ayrım gösterilmez. Bu durumda Avrupa'da insan haklarını savunmanın anlamı kalmaz. Son derece utanç verici.
Suriye'de insanlar ölürken elini kolunu kıpırdatmayanların çelişkinin belirginleşmesi açısından üzerinde düşünülmesi durumdur.
Ukrayna'daki vatandaşlarımızın tahliyesi sürüyor. Bu notkada çalışmalar devam ediyor.
MONTRÖ AÇIKLAMASI
Türkiye bu işgali bir savaş olarak tanımladı. Burada iki tane konu var. Birincisi Montrö'nün yaptırımları, Türkiye'nin takdirine bırakılmış bir konu varsa, Türkiye hiçbir şekilde savaşı derinleştirecek bir tutumun içerisine girmeyecektir. Kimsenin yalan haber yapmaması, bu acıyı manipüle etmemesi gerekir.
Türkiye bir tarafıyla tarih boyunca güçlü bir Avrupa devletidir. Yüz yıldır da demokrasi ile yönetiliyor.
AB MEKANİZMASINI BOZDULAR
Türkiye, Avrupa Birliği ülkesi birçok ülkeden daha çok kriterlere uygun bir ülkedir. AB mekanizmasını bozdular. Türkiye ile fasıl açma konusunu bile müzakereye sundular. Fasıl açmayarak Türkiye'nin kriterleri yerine getirmesini engelliyorlar. Türkiye Avrupa Birliği'ne yük olacak değil gerçek yörüngesine oturtacak bir güçtür.
Türkiyesiz NATO olmaz. NATO Güvenlik konseptine bakın, içinden Türkiye'yi çıkardığınızda tüm sistem çöker. Macron, bir kaç sene evvel NATO'nun beyin ölümü gerçekleşti diyor.
TÜRKİYE'SİZ NATO OLMAZ
Birkaç sene evvel Fransa başta olmak üzere Türkiye'nin NATO üyeliğini tartışmasına açmışlardı. Türkiye'siz NATO olmaz. Tüm NATO güvenlik mimarisi çöker.
Müttefiklerimiz pozisyonumuzu neden soruyor? Türkiye2nin sonuç belirleyici olduğunu bildiğiniz için soruyorsunuz. NATO ittifakının güçlenmesinden bahsederken Türkiye'ye uygulanan tek bir çivi ambargosu bunu yapan ülkelerin ve NATO'nun güvenliğine darbedir.
TÜRKİYE'DE MÜZAKERE ÇAĞRISI
Ukrayna İstanbul kadar başka ülkelerin de merkezi olabileceğini söyledi. Türkiye'nin arabuluculuk açısından pozisyonu nettir. Barışa katkı vermeye hazırdır. Bizim açımızdan önemli olan Türkiye'nin kazan kazan formülüne uygun birikimi. Ateşkese kim katkı sağlayacaksa ölümleri kim engelleyecekse takdirle karşılarız.
KILIÇDAROĞLU'NUN GÜVENLİK ZİRVESİ'NE ELEŞTİRİSİ
Kriz zamanlarında en büyük eziyet CHP hakkında konuşmak oluyor. Burada doğrudan siyaseti hedef alan sözlere cevap vermek zorunda kalıyoruz. Türkiye'nin güvenliği açısından karşımızdaki ülkelerden duymadığımız sözleri CHP'den duyuyoruz. Keşke önerilerde bulunulsa yaklaşımlar ortaya konsa. Onun yerine kendi hükümetini karşıya alan şeyler söyleniyor.
Benimle ilgili neden devlet adına konuşuyor denmiş. Dışişleri sitesinde duran doğru bilgi adına devlet kurumlarını yıpratmayın diye açıklamalarda bulunuyorum. Bulunmaya devam edeceğim. Devlet adına konuşmaksa tabi ki devletimi savunmaya devam edeceğim.
SİYASET Haberleri
26.11.2024 - 11:18
26.11.2024 - 11:06
26.11.2024 - 09:30
26.11.2024 - 09:10
25.11.2024 - 10:07
25.11.2024 - 10:02
23.11.2024 - 18:05
23.11.2024 - 17:40
22.11.2024 - 11:52
22.11.2024 - 09:00