SPOR
09 Kasım 2024, Cumartesi, 08:27

Kalp hastalıklarına yatkın genetik özelliklerin spora yeni başlayan gençlerde test edilmesiyle, spor sırasında yaşanabilecek ani kalp ölümlerinin önüne geçilebiliyor.

Avrupa Tıp Uzmanları Birliği Nadir ve Tanısız Hastalıklar Komitesi Başkanı Prof. Dr. Serdar Ceylaner, sporcularda kalp rahatsızlıkları ve kas sakatlıklarının genetik faktörlerle yakından ilişkili olduğunu belirtti. Prof. Dr. Serdar Ceylaner, “Spora başlamadan önce yapılacak genetik testlerle bu riskleri belirlemek mümkün. MYBPC3 ve TNNT2 gibi genlerdeki mutasyonlar, sporcularda ani kalp krizi riskini artıran hipertrofik kardiyomiyopati gibi ciddi kalp hastalıklarına yol açabiliyor” dedi.

Genç Sporcularda Kalp Krizi Riski Nasıl Azaltılır?

Genç yaşlarda kalp kası kalınlaşmasına yol açan genetik faktörler, özellikle spor yapan gençlerde ani ölüm riskini artırıyor. Prof. Dr. Ceylaner, bu genetik risklerin belirlenmesinin önemine dikkat çekerek, kalp rahatsızlığına yatkınlığı olan gençlerin yoğun fiziksel aktivitelerden kaçınmaları gerektiğini belirtti.

Sporcu Performansı İçin Genetik Profil Rehberi

Kalp sağlığının yanı sıra sporcuların kas performansı ve dayanıklılığı da genetik testlerle öngörülebilir. Ceylaner, ACTN3 gibi genlerin kas performansında belirleyici olduğunu ifade ederek, “Bazı genetik varyantlar hız ve güç gerektiren sporlarda başarı sağlarken, diğer varyantlar dayanıklılık gerektiren branşlarda üstünlük sunuyor” dedi.

Genetiğinizi Öğrenin, Sporunuzu Güvenle Yapın

Çocuklarının sporda karşılaşabileceği riskleri önceden bilmek isteyen aileler ve spor kulüpleri için genetik testlerin büyük bir rehber olduğunu vurgulayan Prof. Ceylaner, kalp rahatsızlıklarına yatkınlığı olan çocukların düzenli kardiyolojik kontrol yapmaları ve uygun spor dallarına yönlendirilmelerinin önemini vurguladı.

Türkiye'de Genetik Testlere Ulaşım Kolaylaştı

Ceylaner, kalp rahatsızlıkları ve kas sakatlıkları gibi sağlık sorunlarına yol açabilecek genetik yatkınlıkların belirlenmesi için kullanılan WES (tüm ekzom sekanslama) testinin, Türkiye’de pek çok kamu ve özel sağlık kurumunda erişilebilir durumda olduğunu söyledi.